Sözlük
Sponsor Bağlantılar
Çevir

EN 'tem' sonuçları
Çeviri temblor
i., (A.B.D.) yer sarsıntısı, deprem.
 

3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net

 
Çeviri temerarious
s .delicesine cesur, lüzumsuz derecede cesur, cüretkâr, atılgan. temerariously z. cesurca.
 
Çeviri temerity
i .delice cesaret, aşırı cüret .
 
Çeviri temp
kıs. in the time of, temperance, temperature, temporary.
 
Çeviri temper
f. yumuşatmak, hafifletmek: ölçülü hale getirmek, tadil etmek, ıslah etmek: kıvama getirmek; su karıştırıp yoğurmak (balçık); çeliğe su vermek, çeliği kızdırıp hemen soğutarak sertleştirmek, tav vermek, tavlamak; müz. çalgıyı gam dizisine göre akort etmek. temper justice with mercy adalete merhamet katmak.
 
Çeviri temper
i .terslik, huysuzluk; mizaç, huy, tabiat; kıvam, karar, terkip; tav, bir maddenin sertlik derecesi; bir şeyin aslını değiştirmek için karıştırılan şey. lose one's temper hiddetlenmek.
 
Çeviri tempera
i. suluboya.
 
Çeviri temperament
i .tabiat, yaratılış, mizaç, meşrep, huy; ölçülülük, muvazene, kıvam; müz. akort.
 
Çeviri temperamental
s. mizaca veya tabiata ait; değişen mizaçlı; huysuz, sinirli; azimsiz. temperamentally z. azimsizce.
 
Çeviri temperance
ılımlılık, ölçülülük; içkiden kaçınma;( eski) kendine hakim olma, sükûnet. temperance drink alkolsüz içecek. temperance hotel (eski )içki bulun durmayan otel. temperance movement içki aleyhinde hareket. temperance society içkiyle mücadele derneği.
 
Çeviri temperate
s. mutedil, ılımlı ılıman, ılık, sarhoş edici maddelere düşkün olmayan; perhiz yapan. Temperate Zone çoğ. ılıman bölge, dönenceler ile kutuplar arasındaki mıntıka. temperately z.ılımlı olarak. temperateness. ılımlı olma.
 
Çeviri temperature
i. ısı derecesi; sıcaklık, sühunet: tıb. insan vücudunun ısı derecesi; ateş,ısı, hararet. temperature curve belirli bir süre içindeki ısı değişikliğini gösteren eğri. critical temperature kritik sıcaklık. normal temperature normal vücut ısısı. take one's temperature termometre ile birinin ısı derecesini ölçmek, birinin ateşine bakmak.
 
Çeviri tempered
s. huylu, mizaçlı; ahenkli; karışımla değiştirilmiş; tavlanmış, (çeliğe) su verilmiş.
 
Çeviri tempest
i .fırtına, bora, özellikle ,şiddetli rüzgâr fırtınası. tempestbeaten s. fırtınaya tutulmuş, fırtına yemiş. tempest in a teapot ufak bir meseleyi büyütme, pireyi deve yapma. tempesttossed s. fırtına ile öteye beriye atılmış.
 
Çeviri tempestuous
s. fırtınalı; çalkantılı; şiddetli, dehşetli. tempestuously z. şiddetle. tempestuousness i. fırtınalı olma.
 
Çeviri templar
i., (İng.) Londra'da Inner veya Middle Temple'da oturan hukuk talebesi. Knights Templars on ikinci asırda Kudüs'te kurulan şövalyeler birliği.
 
Çeviri template , templet
i. kalıp, şablon, mastar, model; silme kalıbı, kemer kalıbı; den. ana kalıp; takoz; gabari.
 
Çeviri temple
i. şakak.
 
Çeviri temple
i. mabet, tapınak, ibadethane; eski Kudüs'te Yahudi tapınağı; Mormonların ayinlerine mahsus kilise. templed s .tapmak veya kiliseleri olan; tapmak içinde muhafaza edilen.
 
Çeviri temple
i. kumaşı tezgâhta gergin tutmaya mahsus ağaç parçası.
 
Çeviri templet
bak. template.
 
Çeviri tempo
i. (çoğ. -s, -pi) müz. tempo; tarz, gidiş, yol.
 
Çeviri tempora mutantur
Lat. Zaman değişti.
 
Çeviri tempora!
O mores! Lat. Bu ne zamanlar! Bu ne ahlâk! Ne günlere kaldık!
 
Çeviri temporal
s. şakağa ait. temporal bone şakak kemiği.
 
Çeviri temporal
s., i. zamana ait; dünyevi, bu dünyaya ait; geçici, şimdiki zamana ait; cismani, ruhani olmayan; lâik; gram. zaman belirten; i., gen. çoğ. dünyevi şeyler. temporal effairs lâik meseleler. temporal conjunction gram. zaman belirten bağlaç. temporal power lâik idare veya hâkimiyet, dünyevi kudret. temporally z. dünyevi olarak.
 
Çeviri temporality
i. muvakkatlik, geçicilik; gen., çoğ. kilise gibi dinsel bir kuruluşa ait emlâk ve gelir.
 
Çeviri temporary
s. muvakkat, geçici. temporary possession geçici tasarruf veya mülk. temporar'ily z. muvakkaten, geçici olarak. temporar'iness geçicilik, muvakkatlik..
 
Çeviri temporize
f. zamana uymak; başkalarının fikrine uymak, ayak uydurmak; savsaklamak, ihmal etmek; uzlaşmak. temporiza'tion i. zamana uyma, başkalarına ayak uydurma .temporizer i. zamana uyan kimse. temporizingly z. zamana ayak uy- durarak.
 
Çeviri tempt
f. baştan çıkarmak, ayartmak; kandırmak; çekici olmak; teşvik etmek; öfkelendirmek, kızdırmak; eskidenemek. tempt fate kadere meydan okumak. tempt to (şeytan) dürtmek.
 
Çeviri temptation
i. günaha teşvik etme veya olunma; günaha teşvik edici şey veya kimse; yolu şaşırtma.
 
Çeviri tempter
i. teşvik eden adam, baştan çıkaran adam; ayartan adam; b.h. şeytan .temptress i. baştan çıkaran kadın.
 
Çeviri tempting
s. akıl çelici, cezbedici, çekici. temptingly z. çekici bir şekilde davet edici görünüşte. temptingness i. cazibe, çekicilik.
 
Çeviri tempusfugit
Lat. Zaman (kuş gibi) uçar.
 
Toplam 34 sonuç listeleniyor
Copyright © Dogrusozluk.comSponsor: ip adresim nedir cevaplar için doğru adres ipsorgu.com