simians, i. maymuna benzer; i. maymun, özellikle insana benzeyen maymun.
3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net
similars, i. benzer, müşabih, bir birine yakın; geom. şekilde aynı olan; i. benzeyen şey. similarity i. benzeyiş, benzerlik. similarly z. bunun gibi, aynı, aynı şekilde.
similei., kon., san. teşbih, temsil.
similitudei. benzerlik, müşabehet; teşbih, mesel, suret.
simmerf, i. ateşte ağır ağır kaynamak; kaynar hale gelmek; hafif heyecan içinde bulunmak; kaynama derecesinin birkaç derece altında pişirmek; i. öfke veya coşkunluktan patlar hale gelme; hiddeti zapt etme hali. simmer down k.dili. yavaş yavaş hafiflemek, yatışmak; ağır ağır kaynayarak azalmak.
simoniaci. papazlık gibi kutsal değerleri satan veya satın alan adam. simoniacal s. böyle iğrenç bir alım satım kabilinden veya buna ait.
simonpures. halis, saf; gerçek; alın açık yüzü ak, lekesiz.
simonyi. papazlık rütbesi veya makamı alım satımı; kutsal tutulan şeylerden kar çıkarma.
simperf., i. aptal aptal sırıtmak, colloq. pişmiş kelle gibi sırıtmak; i. aptalca sırıtma . simperingly z. aptalca sırıtarak.
simples., i. basit, bileşik olmayan; sade, süssüz; bot. yalın (yaprak); zool. münferit, tek; adi, bayağı; kolay; saf, halis; tabii, suni olmayan, yapmacıksız; budala, alık, ahmak; ahmakça; önemsiz, ehemmiyetsiz; kolay anlaşılır; ancak yeterli; i. basit şey; ilâç yapılan ot; budala kimse. simple fraction bayağı kesir. simple fracture basit kırık. simple hearted s. saf yürekli, temiz kalpli. simple interest basit faiz. simple machine basit makina. simpleminded s. cahil; basit; kendi halinde; akıl noksan; aptal. Simple Simon saf ve aptal kimse. simpleness i. sadelik, basitlik; saflık, bönlük.
simplexs. basit; bir seferde tek haber gönderilebilen telgraf sistemine ait.
simplicityi. basitlik, sadelik; kolaylık; budalalık, saflık; samimiyet.
simplifyf. basitleştirmek, sadeleştirmek, kolaylaştırmak.
simplyz. ancak, sadece; basit olarak; budalaca; k.dili. tamamen.
simulacrumi. (çoğ. -cra) suret, hayal; hafif benzeyiş, taklit.
simulatef. taklit etmek, taklidini yapmak. simulation i. taklit.
simultaneouss. aynı zamanda vaki olan, eşzamanlı. simultaneously z. aynı zamanda, birlikte, bir arada . simultaneousness i. aynı zamanda vaki olma, eşzamanlılık.
Toplam 23 sonuç listeleniyor