Sözlük
Sponsor Bağlantılar
Çevir

EN 'sel' sonuçları
Çeviri selamlik
i. selâmlık.
 

3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net

 
Çeviri seldom
z. nadiren, pek az, seyrek.
 
Çeviri select
s., f. seçme, seçilmiş, seçkin, mümtaz, güzide, üstün; seçmesini bilen, titiz, ince eleyip sık dokuyan; f. seçmek, ayırmak, intihap etmek. selectness i. seçkinlik.
 
Çeviri selectee
i.,( A.B.D.) askere çağrılan kimse.
 
Çeviri selection
i. ayırma, ayrılma seçme seçilme: seçme şeyler; biyol. sağlam veya kuvvetlileri yaşatıp zayıfları imha eden tabiat kanunu.
 
Çeviri selective
s. ayıran seçici; telsiz telgrafta birkaç haberi bir arada gönderme sistemine ait. selective service (A.B.D.) kura ile askerlik.
 
Çeviri selectman
i. A.B.D.'nin bazı eyaletlerinde belediye meclisi üyesi.
 
Çeviri selector
i. seçen aygıt veya kimse; mak. idare kolu.
 
Çeviri selenite
i. şeffaf alçıtaşı, selenit.
 
Çeviri selenium
i. selen.
 
Çeviri selenography
i. ay yüzeyinin tarif ve resimlendirilmesi, ay haritacılığı.
 
Çeviri selenology
i. astronomide ay bilgisi. selenologist i. bu ilmin uzmanı.
 
Çeviri seleucia
i. Silifke.
 
Çeviri self
i. (çoğ. -selves) s. kişi, öz, zat, şahıs; kendi, nefis, şahsi menfaat; özellik, hususiyet, şahsiyet; s. zati, şahsi; aynı.
 
Çeviri self-
(önek) kendi, kendinden, kendini; öz, özün; otomatik.
 
Çeviri selfabuse
i. kendini aşağılama; suiistimal; istimna.
 
Çeviri selfacting
s. kendi kendine işleyen, otomatik.
 
Çeviri selfaddressed
s. gönderenin adına.
 
Çeviri selfappointed
s. kendi kendini tayin etmiş; kâhyalık eden.
 
Çeviri selfassertive
s. kendi fikrinde ısrar eden, kendini empoze eden, kendini zorla kabul ettiren.
 
Çeviri selfassured
s. kendine güvenen.
 
Çeviri selfcentered , (ing) centred
s. hep kendini düşünen, benci, benlikçi.
 
Çeviri selfcommand
i. kendine hâkim olma.
 
Çeviri selfconceit
i. kendini beğenmişlik.
 
Çeviri selfconfidence
i. kendine güven.
 
Çeviri selfconscious
s. utangaç, sıkılgan; kendi halini çok düşünen.
 
Çeviri selfcontained
s. düşüncelerini başkasına söylemeyen, ağzı sıkı; kendine hakim olan; kendi kendine yeten; gerekli kısımları kapsayan.
 
Çeviri selfcontradiction
i. kendisiyle çatışma.
 
Çeviri selfcontrol
i. kendine hâkim olma.
 
Çeviri selfdefense (ıng.) -defence
huk. nefis müdafaası, meşru müdafaa.
 
Çeviri selfdenial
i. feragat kendini tutma.
 
Çeviri selfdetermination
i. elindelik, hür irade; kamunun kendi geleceğini saptaması.
 
Çeviri selfdistrust
i. kendine güvensizlik.
 
Çeviri selfeducated
s. kendi kendini yetiştirmiş.
 
Çeviri selfeffacement
i. kendini geri planda tutma.
 
Çeviri selfemployed
s. serbest çalışan.
 
Çeviri selfesteem
i. öz saygısı, izzetinefis, onur, haysiyet; hodpesentlik, kendini beğenme, gurur.
 
Çeviri selfevident
s. aşikâr, açık, belli, ortada olan, meydanda olan.
 
Çeviri selfexamination
i. kendi kendini inceleme.
 
Çeviri selfexistence
i. özdenlik.
 
Çeviri selfgovernment
i. özerklik muhtariyet.
 
Çeviri selfhelp
i. kendi kendine yetme, başkasına muhtaç olmadan kendi başına yapabilme.
 
Çeviri selfhood
i. kişilik, şahsiyet.
 
Çeviri selfidentity
i. kendine benzeme; kendini tanıma.
 
Çeviri selfimportance
i. kendine fazla önem verme, kendini fazla yüksek görme.
 
Çeviri selfinduction
i., fiz. özindükleme.
 
Çeviri selfindulgence
i. kendi isteklerine düşkünlük.
 
Çeviri selfinterest
i. kişisel çıkar, hodbinlik, bencillik.
 
Çeviri selfish
s. egoist, bencil. hodbin selfishly z. bencilce egoistçe. selfishness i. egoistlik, bencillik, hodkamlık.
 
Çeviri selfknowledge
i. kendini tanıma.
 
Çeviri selfless
s. özgecil, özgeci, diğerkâm.
 
Çeviri selfloading
s. yarı otomatik (tabanca).
 
Çeviri selflove
i. kendini beğenme; kendi çıkarını düşünme.
 
Çeviri selfmade
s. kendini yetiştirmiş, kendi kendine adam olmuş.
 
Çeviri selfmastery
i. kendini tutma, kendine hâkim olma.
 
Çeviri selfpity
i. kendini zavallı hissetme, kendi kendine aclma.
 
Çeviri selfportrait
i. bir ressamın çizdiği kendi portresi.
 
Çeviri selfpossession
i. vakar, kendine hâkim olma.
 
Çeviri selfpreservation
i. nefsini koruma.
 
Çeviri selfregard
i. kendini önemseme, öz saygısı.
 
Çeviri selfreliance
i. kendine güven.
 
Çeviri selfrenunciation
i. feragat, kendini feda etme.
 
Çeviri selfreproach
i. kendi kendini kınama veya cezalandırma.
 
Çeviri selfrespect
i. öz saygısı, nefsine hürmet, izzetinefis.
 
Çeviri selfrighteous
s. kendini üstün gören.
 
Çeviri selfrising
s. kendi kabaran.
 
Çeviri selfrule
i. özerklik, otonomi.
 
Çeviri selfsacrifice
i. fedakarlık.
 
Çeviri selfsame
s. tıpkı, aynı.
 
Çeviri selfsatisfied
s. kendi halinden memnun.
 
Çeviri selfseeking
s. yalnız kendi çıkarını gözeten.
 
Çeviri selfservice
s. selfservis.
 
Çeviri selfstarter
i., oto marş.
 
Çeviri selfstyled
s. kendi kendini nitelendiren.
 
Çeviri selfsufficient
s. kendine güvenen; kendi kendine yeten, başkasına muhtaç olmayan.
 
Çeviri selfsupport
i. kendini geçindirme.
 
Çeviri selfsustaining
s. kendi kendini geçindiren.
 
Çeviri selftaught
s. kendi kendini eğitmiş.
 
Çeviri selfwill
i. inatçılık, benlikçilik.
 
Çeviri selfwinding
s. otomatik olarak kurulan (saat).
 
Çeviri seljuk
i., s. Selçuk.
 
Çeviri sell
f., (sold) i. satmak; satışıyle meşgul olmak; satışım artırmak; k.dili beğendirmek; (argo) aldatmak, kazıklamak; satılmak; satışta rağbet görmek; beğenilmek; i. hile, aldatma, oyun. sell like wildfire çok satılmak, kapışılmak. sell off her şeyini satıp bitirmek, tasfiye etmek, elden çıkarmak. sell out hissesini satmak, bütün malını satmak; (argo) şahsi çıkar için ele vermek, satmak. sell short henüz elde olmayan malı ileride teslim etmek üzere satmak; itimatsızlık göstermek; desteklemek. sell up İng. borçlunun malını satıp parasını almak.
 
Çeviri seller
i. bayi, satıcı; satılabilecek bir şey. best seller en çok satılan (kitap).
 
Çeviri sellout
i. elden çıkarma, elde bulunanı satma; k.dili kapalı gişe; (argo) gizli bir anlaşma yoluyle ihanet.
 
Çeviri seltzer
i., Seltzer water maden sodası.
 
Çeviri selvage , selvedge
i. kumaş kenarı.
 
Çeviri selves
bak. self.
 
Toplam 87 sonuç listeleniyor
Copyright © Dogrusozluk.comSponsor: ip adresim nedir cevaplar için doğru adres ipsorgu.com