Sözlük
Sponsor Bağlantılar
Çevir

EN 'han' sonuçları
Çeviri hand
(f.) elle vermek; el vermek; (den.) yelkeni istinga edip sarmak. hand down nesilden nesile devretmek; karar vermek . hand in yetkili bir kimseye vermek. hand it to argo haklı olarak övmek. hand on babadan oğula geçirmek; başkasına vermek. hand out dağıtmak. hand over vermek, devretmek, teslim etmek.
 

3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net

 
Çeviri hand
(i.) el; el gibi uzuv (maymun ayağı, şahin pençesi, Istakoz kıskacı); kudret, yetki, salahiyet; parmak, işe karışma; maharet, hüner; el yazısı, imza; yardım; usta; yetki sahibi kimse; işçi, amele; taraf, yan; saat yelkovanı veya akrebi; atın yüksekliğini öIçmeye mahsus bir öIçü (on santimetre); alkış; iskambil el, sıra; oyun; hevenk; tütün yaprağı demeti. hand and foot bütün isteklerini karşılamak üzere, el pençe divan. hands down parmağını kıpırdatmadan, ko laylıkla. hand glass el aynası; el büyüteci . hand grenade el bombası. hand in glove with... ile çok yakın ilişkisi olan. hand in hand el ele. hand loom el tezgahı. Hands off ! Dokunma ! Elini sürme ! Bırak ! hand organ latarna. hand running (k.dili) sıra ile, arkası kesilmeden. hand to hand göğüs göğüse, yumruk yumruğa . handtomouth (s.) kıt kanaat geçinen; ihtiyatsız, çok müsrif. Hands up ! Eller yukarı ! Davranma ! a heavy hand sertlik zulüm. all hands (den.), tekmil tayfa. an old hand at tecrübeli, usta, ehil, kurt. at first hand doğrudan doğruya, birinci elden, asıl yerinden. at hand yakın, yanında, el altmda . be on one's hands (görev veya sorumluluk) omuzlarında olmak; elinde kalmak. by hand el ile. change hands el değiştirmek ,başkasının eline geçmek. clean hands suçsuzluk, masumluk. eat out of one's hand bir kimsenin elinden yemek; bir kimsenin fikirlerini kabul edip ona uymak; bir kimsenin dalkavuğu olmak. force one's hand zorla yaptırmak; bir kimseyi yapacağnı açığa vurmaya mecbur etmek. from hand to hand elden ele. give one's hand to bir kimse ile evlenmeyi kabul etmek. have a hand in it bir işle ilgisi olmak, bir işin içinde parmağı olmak. have one's hands full fazla meşgul olmak , zor başa çıkmak; başka işe vakti olmamak. in hand elde; hazırlanmakta; kontrol altında, gözaltında. in one's hands uhdesinde, elinde. keep one's hand in hünerini kaybetmemek; üstünde devamlı çaIışmak. Iay hands on el atmak, tecavüz etmek, yakalamak; takdis etmek, kutsamak. Iend veya give a hand yardım etmek, elini uzatmak. near at hand yakınında, yanı başında. off one's hands elinden çıkmış, sorumluluğu dışında. on all hands her taraftan. on hand elde; hazır, mevcut. on the one hand, on the other hand diğer taraftan. out of hand hemen, birdenbire; elden çıkmış, kontrolsüz. second hand sa- niye ibresi. show one's hand niyetini açığa vurmak. take in hand girişmek, üstüne almak. throw up one's hand ümitsizce bırakmak. turn one's hand to something bir işi ele almak. upper hand üstünlük wash one's hands of sorumluluğu üzerinden atmak, sıyrılmak. with a high hand zorbalıkla, kaba güçle.
 
Çeviri handbag
(i.) el çantası, kadın çantası.
 
Çeviri handball
(i.), spor hentbol.
 
Çeviri handbill
(i.) el ilânı.
 
Çeviri handbook
(i.) el kitabı, rehber .
 
Çeviri handbreadth
(i.) bir el eninde ölçü (yaklaşık olarak 10 cm.).
 
Çeviri handcar
(i.) drezin.
 
Çeviri handcart
(i.) el arabası, çekçek.
 
Çeviri handclasp
(i.) el sıkışma.
 
Çeviri handcuff
(i.), (f.) kelepçe; (f.) kelepçe vurmak .
 
Çeviri handed
(s.) eli olan, elli.
 
Çeviri handful
(i.) avuç dolusu; az miktar; (k.dili) başa çıkılması zor olan kimse veya iş.
 
Çeviri handgrip
(i.) elle yakalama veya kavma; (çoğ.) göğüs göğüse çatışma.
 
Çeviri handgun
(i.) tabanca .
 
Çeviri handhold
(i.) tutamaç, tutamak .
 
Çeviri handicap
(i.), (f.) (ped, ping) mânia, engel; sakatlık; elverişsiz durum, handikap; spor engelli koşu; (f.) mânia koymak; engel olmak; yarışta mânia koymak .handicapped (s.) sakat, malul. mentally handicapped geri zekâlı. the handicapped sakatlar, yardıma muhtaç olanlar .
 
Çeviri handicraft
(i.) el sanatı .
 
Çeviri handiness
(i.) beceriklilik, maharet.
 
Çeviri handiwork
(i.), iş, elişi.
 
Çeviri handkerchief
(i.) mendil.
 
Çeviri handle
(f.) el sürmek, dokunmak; ele almak; kullanmak, elle kullanmak; elle idare etmek; idare etmek, muamele etmek; satmak; ele gelmek, ele uygun olmak.
 
Çeviri handle
(i.) sap, kulp, kabza, tutamaç, tutamak; tokmak; alet, bahane, vasıta; (k,dili.) bir kimseye verilen acayip isim. fly off the handle (k.dili.) kızmak, köpürmek, tepesi atmak.
 
Çeviri handlebar
(i.) (bisiklette) gidon; ABD, (k.dili) palabıyık.
 
Çeviri handling
(i.) elle dokunma; işleme tarzı. handling charges elden geçirme masrafları.
 
Çeviri handmade
(s.) elişi.
 
Çeviri handmaiden
(i.) eski hizmetçi kız ,evlatlık, besleme; cariye, odalık.
 
Çeviri handmedown
(s.), (i.), (k.dili) kullanılmış, elden düşme; (i.) kullanılmış elbise veya eşya .
 
Çeviri handout
(i.) bedava dağıtılan yiyecek, sadaka; bildiri .
 
Çeviri handpick
(f.) elle toplamak; dikkatle seçmek .
 
Çeviri handrail
(i.) merdiven parmaklığı, tırabzan.
 
Çeviri handsaw
(i.) el testeresi .
 
Çeviri handsel
(i.), (f.) (ed, ing veya led, ling) uğur getirmesi için verilen hediye; siftah; pey; ilk taksit; (f.) siftah ettirmek; pey vermek; yeni yapılan bir işin veya yeni alınan bir şeyin şerefine ziyafet vermek .
 
Çeviri handset
(i.) telefon makinası .
 
Çeviri handshake
(i.) el sıkma .
 
Çeviri handsome
(s.) yakışıklı; çok, bol, mebzul, iyi; cömert. handsomely (z.) cömertçe; bol bol .
 
Çeviri handspike
(i.) manivela .
 
Çeviri handspring
(i.) perende atma .
 
Çeviri handwork
(i.) elişi .
 
Çeviri handwriting
(i.) e! yazısı .
 
Çeviri handy
(s.) hazır, yakın, el altında; eli işe yatkın, becerikli, usta, mahir; elverişli, kullanışlı. handily (z.) kolay bir şekilde, elverişli olarak.
 
Çeviri handyman
(i.) elinden her iş gelen işçi.
 
Çeviri hang
(f.) (hanged) asarak idam etmek .
 
Çeviri hang
(i.) duruş (etek, perde); anlam, mana, kullanılış tarzı; sarkma, asılış. get the hang of usulünü öğrenmek, manasını kavramak. not give a hang aldırmamak, umursamamak .
 
Çeviri hang
(f.) (hung) asmak; takmak; sarkıt mak; eğmek (baş); kaplamak, yapıştırmak; ABD engellemek, mani olmak (jüri kararı); asılmak, asılı olmak, sallanmak, sarkmak . hang around (k.dili) başıboş gezerek beklemek. hang back tereddüt etmek, çekinmek . hang fire zamanında ateş almamak; neticesi çıkmamak. hang heavy yavaş geçmek (zaman). hang in the balance muallâkta olmak . Hang it ! Lânet olsun ! hang on bağlı olmak; yapışmak; peşini bırakmamak. hang out sarkmak, asılmak; sarkıtmak, asmak; argo (bir yerde) vakit geçirmek, oyalanmak. hang over abanmak, sarkmak, başında olmak (iş); tehdit etmek; eskiden kalmış olmak. hang together daima beraber olmak, birbirinden ayrılmamak; birbirini tutmak. hang up geri bırakmak, ertelemek, tehir etmek; ABD kapamak (telefon). be hung up on aklı bir şeye takılmak; bir şeyin delisi olmak; tutturmak .
 
Çeviri hangar
(i.) hangar .
 
Çeviri hangdog
(i.), (s.) sinsi adam; (s.) alçak, habis; mahcup, ürkek, korkak.
 
Çeviri hanger
(i.) askı, askı kancası; çengel; elbise askısı; oto makas köprücüğü; asan kimse, asıcı kimse.
 
Çeviri hangeron
(i.) tufeyli, çanak yalayıcı kimse, slang beleşçi kimse.
 
Çeviri hanging
(i), (s.) asma; ipe çekerek idam; (çoğ.) oda duvarlarına asılan kumaş; (s.) asılı, sarkan; askıda kalmış, bir sonuca varılmamış; idama layık; idam cezası vermeye meyilli.
 
Çeviri hangman
(i.) cellât .
 
Çeviri hangnail
(i.) şeytantırnağı .
 
Çeviri hangout
(i.), argo ev, mesken, sık gidilen yer .
 
Çeviri hangover
(i.), ABD, (k.dili) içkiden meydana gelen baş ağrısı; geçmiş zamandan kalmış olma .
 
Çeviri hangup
(i.), argo güçlük, engel; özel mesele; meraklısı olunan şey; takınak .
 
Çeviri hank
(i.) çile, yün veya ipek çilesi; kangal .
 
Çeviri hanker
(f.), (gen.) after veya for ile arzulamak, özlemini çekmek, hasret çekmek, özlemek. hankering (i.) istek, arzu, özlem.
 
Çeviri hankypanky
(i.), (k.dili) hilekârlık, sinsilik; ABD, argo zina .
 
Çeviri hanoi
(i.) Hanoi .
 
Çeviri hanse
(i.) ortaçağda tüccar loncası .
 
Çeviri hansom
(i.), hansom cab (han'sım) arabacısı arkada oturan iki tekerlekli ve tek atlı araba .
 
Çeviri hanukkah
(i.) Musevi dininde aşıklar bayramı .
 
Toplam 62 sonuç listeleniyor
Copyright © Dogrusozluk.comSponsor: ip adresim nedir cevaplar için doğru adres ipsorgu.com