Sözlük
Sponsor Bağlantılar
Çevir

EN 'trans' sonuçları
Çeviri trans siberian railroad
Sibirya'yı kateden demiryolu.
 

3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net

 
Çeviri trans-
(önek) ötesinde, aşın, karşı tarafta, öbür tarafında; arasından; içinden; tamamen, bütün bütün; çaprazvari.
 
Çeviri trans.
kıs. transaction, transitive, translator.
 
Çeviri transact
f. yapıp bitirmek, görmek (iş), muamele görmek.
 
Çeviri transaction
i. iş görme; iş, muamele; çoğ. bir kurumun bütün muamelelerini gösteren basılı rapor veya kayıtlar. transactional s. karşılığında cevap gerek tiren. transactional analysis insanlararası ilişkilerin analizi.
 
Çeviri transalpine
s., Alplerin ötesinde (kuzeyinde) yaşayan veya bulunan (kimse veya şey).
 
Çeviri transatlantic
s. Atlantik okyanusunun ötesindeki; Atlantik aşırı; Atlantik okyanusunu geçen.
 
Çeviri transcaucasia
i. Kafkasların güneyinde Azerbeycan, Gürcistan ve Ermenistan'ı içine alan bölge.
 
Çeviri transceiver
i. alıcı verici radyo.
 
Çeviri transcend
f. üstüne çıkmak, faik olmak; geçmek, aşmak; üstün gelmek. transcendence, -cy i. üstünlük, üstün gelme.
 
Çeviri transcendent
s. üstün, faik; âlâ; insan aklından üstün. transcendently z. üstün olarak. transcendentness i. üstünlük, faiklik.
 
Çeviri transcendental
s. üstün, faik; fels. deneyüstü, tecrübeden üstün olan; fizikötesi, doğaüstü. transcendental number esas cebir işlemleriyle temin edilemeyen sayı (örneğin Pi sayısı). transcendentalism i. beşer tecrübesi fevkindeki insan bilgisi esaslarını tespit eden prensip, transendentalizm. transcendentalist i. bu felsefenin taraftarı.
 
Çeviri transcontinental
s. kıtayı kateden; kıtanın öte tarafındaki.
 
Çeviri transcribe
f. kopya etmek, suret çıkarmak; müz. uyarlamak.
 
Çeviri transcript
i. ikinci nüsha, suret, kopya; bir öğrenim süresinde okunan derslerden alınan notlann resmi sureti. transcrip'tion i. kopyasını çıkarma; transkripsiyon; müz. uyarlayış.
 
Çeviri transcurrent
s. çaprazvari uzanan.
 
Çeviri transducer
i. enerjiyi bir sistemden başka bir sisteme nakleden cihaz, iletme sistemi.
 
Çeviri transect
f çaprazvari kesmek transec'tion i. kesit.
 
Çeviri transept
i., mim. planı haç şeklinde olan kilisenin iki kanadı.
 
Çeviri transfer
f. (-red, -ring) nakletmek, geçirmek; devretmek, başkasına bırakmak; baskı ile kopya etmek; aktarma yapmak. transferable s. nakli mümkün, devredilebilir, havale edilebilir. transference i. nakletme, naklolunma transferor i., huk. devreden kimse.
 
Çeviri transfer
i. nakil, havale, transfer, geçirme; devir, feragat; naklolunan veya geçirilen şey; çıkartma; telgraf havalesi; aktarma bileti.
 
Çeviri transference
i., psik. hislerin psikolojik olarak bir başkasına yönelmesi.
 
Çeviri transfigure
f. şeklini değiştirmek; yüceltmek. transfigura'tion i. suret veya şekil değişmesi; b.h. dağda Hazreti İsa'nın suretinin değişmesi, tecelli.
 
Çeviri transfinite
s., i. mat. sınır üstü (sayı).
 
Çeviri transfix
f. mıhlamak; sivri uçla delmek; kazıklamak, kazığa oturtmak; hayretten dondurmak.
 
Çeviri transform
f. biçimini değiştirmek, dönüştürmek, tahvil etmek, nev'ini değiştirmek; başka kalıba sokmak; mat. dönüştürmek.
 
Çeviri transformation
i. şekil değişmesi, dönüşüm, dönüştürüm; kadın perukası; gram. dönüşme.
 
Çeviri transformer
i şekil de/gıs/ tirici; elek transformatör, trafo
 
Çeviri transformism
i, biyol dö nüşümcülük, şekilde/gıs/imcilik
 
Çeviri transfuse
f. sıvıyı bir kaptan başka bir kaba boşaltmak, sıvıyı aktarmak. transfu'sion i. aktarma. blood transfusion kan nakli.
 
Çeviri transgress
f. bozmak, ihlal etmek, çiğnemek, aksine hareket etmek; kanuna itaatsizlik etmek; günah işlemek; hududunu aşmak, haddi aşmak. transgressor i. günahkar kimse, tecavüz eden kimse.
 
Çeviri transgression
i. tecavüz, haddi aşma; ihla1; günah, suç. trans gressional s. günah ve hata kabilinden.
 
Çeviri tranship
bak. transship.
 
Çeviri transhumance
i. iyi otlak için sürülerin mevsim göçü.
 
Çeviri transience, -siency
i. geçici hal, geçicilik.
 
Çeviri transient
s., i. geçici, süreksiz; fani, kalımsız; çabuk geçen; i. yalnız kısa zaman kalan misafir; radyo. geçici dalga veya cereyan. transiently z. geçici olarak. transientness i. geçicilik; fanilik.
 
Çeviri transilient
s. bir şeyden öbürüne atlayan; ani hareketlerle sıçrayan.
 
Çeviri transilluminate
f., tıb. arkasından ışık vererek aydınlatmak.
 
Çeviri transistor
i., elek. transistor. transistorize f. transistorla teçhiz etmek.
 
Çeviri transit
i., f. geçme, mürur; geçiş; transit; astr. gökcisminin teleskop sahasından geçmesi; astr. ufak bir gökcisminin büyük bir gökcismi ile dünyanın arasından geçmesi; yatay ve düşey açıları ölçmeye mahsus yüzölçümü aleti; f. geçmek, transit geçmek; teleskop sahasından ge çirmek veya geçmek. transit circle, transit instrument bir gökcisminin meridyenden geçişini izleyen rasat aleti, meridyen aleti. transit compass yatay açı ö1çmeye mahsus yüzölçümü aleti. transit duty transit gümrük resmi. transit lounge (havaalanında) transit salonu. in transit transit olarak.
 
Çeviri transition
i. geçiş, intikal; geçiş yeri veya müddeti; bağlantı; müz., eksen değişimi. transition period, transition stage geçiş devresi, intikal devresi.
 
Çeviri transitional
s. geçişe veya değişmeye ait. transitionally z. değişim müddetince.
 
Çeviri transitive
s., i. geçme veya geçirme kabiliyeti olan; gram. nesneli, geçişli; i. geçişli fiil. transitively z. geçişli olarak.
 
Çeviri transitory
s. geçici, süreksiz; fani, kalımsız. transitorily z. geçici olarak. transitoriness i. geçicilik; fanilik.
 
Çeviri transjordan
i. eski Ürdün (devleti).
 
Çeviri translate
f. çevirmek, tercüme etmek; nakletmek; bir insanı ölmeden göğe nakletmek; dönüştürmek, değiştirmek, tahvil etmek; tercümanlık yapmak; tercüme edilmek; telgrafı alarak tekrar başka yere aynen göndermek (otomatik cihaz). translatable s. tercümesi mümkün, çevrilebilir; dönüştürülebilir.
 
Çeviri translation
i. çeviri, tercüme; verden yere nakil; tahvil, tebdil.
 
Çeviri translator
i. tercüman, çevirmen, mütercim; telgrafı gönderen otomatik cihaz.
 
Çeviri transliterate
f. başka dilin alfabesiyle yazmak. translitera'tion i. transkripsiyon.
 
Çeviri translucent
s. yarı şeffaf. translucency i. yarı şeffaflık translucently z. yarı şeffaf bir şekilde.
 
Çeviri translunar
s. ayın ötesindeki.
 
Çeviri transmarine
s. denizaşırı.
 
Çeviri transmigrate
f. bir memleketten başka bir memlekete göç etmek, hicret etmek; tenasüh etmek, slçramak, göçmek (ruh).
 
Çeviri transmigration
i. hicret; ruh göçü, ruh sıçraması. transmigration of a soul tenasuh, ruh göçü.
 
Çeviri transmissible
s. geçirilmesi mümkün. transmissibil'ity i. geçirme imkânı.
 
Çeviri transmission
i. geçirme, nakil, intikal, gönderme, iletme, taşıma; mak. transmisyon, vites. transmission dynamometer bir makina veya cihazdan geçirilen kuvveti ölçme aleti. automatic transmission otomatik vites. transmissive s. naklolunur; nakleder, iletken.
 
Çeviri transmit
f. (ted, -ting) geçirmek; göndermek, nakletmek; geçmesine müsaade etmek. transmitter i. radyo veya televizyon verici istasyonu; nakledici cihaz; geçiren kimse; iletken şey.
 
Çeviri transmogrify
f. şeklini değiştirmek, acayip şekle sokmak.
 
Çeviri transmontane
s. dağ(lar)ın ötesindeki; Alplerin kuzeyindeki; Alplerin güneyindeki.
 
Çeviri transmutable
s.cismen değişirilmesi mümkün transmutability i. değişme kabiliyeti, cismen degiştirilme imkânı.
 
Çeviri transmutation
i. tahavvül, değiştirilme.
 
Çeviri transmute
f. aslını veya şeklini değiştirmek.
 
Çeviri transoceanic
s. okyanusun ötesinde bulunan, okyanus aşırı, transokyanus, okyanus ötesi; okyanuslar arası.
 
Çeviri transom
i. vasistas; pencereyi yatay olarak bölen kiriş; çapraz kiriş; den. kıç yatırması.
 
Çeviri transonic
s., fiz. ses altından ses üstüne geçerken oluşan durumlarla ilgili.
 
Çeviri transonic barrier
bak. sonic barrier.
 
Çeviri transoxiana
i., eski Amu Derya ötesi, Semerkant bölgesi.
 
Çeviri transparency
i. şeffaflık; şeffaf şey; ışığa tutulunca görülebilen cam üzerine yapılmış resim; slayt.
 
Çeviri transparent
s. şeffaf, berrak, saydam cam gibi; açık vazıh, aşikâr. transparently z. şeffaf olarak. transparentness, transparence i. şeffaflık, açıklık.
 
Çeviri transpierce
f. sivri aletle delmek, delip geçmek.
 
Çeviri transpiration
i terleme.
 
Çeviri transpire
f. vaki olmak, olmak; beden veya bitki gözeneklerinden dışarı çıkmak; terlemek; nefes vermek; meydana çıkmak, şüyu bulmak, duyulmak, sızmak.
 
Çeviri transplant
f., i. bir yerden çıkarıp başka yere dikmek (fidan); başka yere yerleştirmek; tıb. aşılama için doku eklemek; i. nakletme; başka yere yerleştirilen şey; başka yere yerleştirme. heart transplant kalp nakli. transplanta'tion i. doku nakli.
 
Çeviri transponder
i., elek. radyo sinyaline cevap veren radyo vericisi.
 
Çeviri transpontine
s. köprü ötesinde; Londra'da Thames nehrinin güney tarafında.
 
Çeviri transport
i. askeri vasıta; kendinden geçme, zevk ve heyecandan çılgın hale gelme; nakil, münakalat, taşınma, yerden yere götürme; sürgün olmuş kimse. Ministry of Transport Ulaştırma Bakanlığı.
 
Çeviri transport
f. yerden yere götürmek, taşımak, nakletmek; kendinden geçirmek, çı1dırtmak; sürgüne göndermek, nefyetmek. transportable s. nakli mümkün; taşınabilir.
 
Çeviri transportation
i.. nakil, yerden yere taşıma, münakalât, ulaştırma; nakil vasıtası; nakil vasıtası bileti; taşıt ücreti; sürgünlük cezası.
 
Çeviri transpose
f. ters çevirip yerini değiştirmek; sırasını değiştirmek, takdim ve tehir etmek; mat. işaretini değiştirerek denklemin bir tarafından öbür tarafma geçirmek; müz. aktarmak, perdesini degiştirmek transposable s. yeri değiştirilebilir, aktarılabilir.
 
Çeviri transposition
i. yerini degiştirme; takdim ve tehir; mat işaretini degiştirerek denklemin bir tarafından öbür tarafına geçirme; tıbı bir uzvun olağandışı bir yerde bulunması; tıb. bir doku parçasını yerinden tamamen ayırmadan kesip başka bir yere yapıştırma ameliyatı; müz. aktarma.
 
Çeviri transship
f. (-ped, -ping) aktarma yapmak. transshipment i. aktarma.
 
Çeviri transubstantiate
f. başka bir cisme deiğştirmek; Hazreti İsa'nın et ve kanına değiştirmek. (Aşai Rabbani'de kullanılan ekmek ve Sarabı). transubstantia'tion i. Katolik ve Ortodoks kiliselerinin inanışına göre Aşai Rabbani ayininde kullanılan ekmek ve şarabın Hazreti İsa'nın et ve kanına değiştirilmesi.
 
Çeviri transude
f. sızmak, ter gibi deriden sızmak. transudation i. sema, sızıntı.
 
Çeviri transuranian
s. uranyumdan daha ağır olan.
 
Çeviri transvaal
i. Transval.
 
Çeviri transversal
s., i. yandan yana geçen, karşıdan karşıya, enine; i., geom. bir takım hatları kateden doğru hat.
 
Çeviri transverse
s., i. karşıdan karşıya, enine, çaprazvari; i. çapraz şey; mat. hiperbolde enine mihver. transverse ligament anat. çaprazvari bağ. transversely z. çapraz olarak.
 
Çeviri transvestite
i. kadınımsı giyinmekten zevk alan erkek.
 
Toplam 88 sonuç listeleniyor
Copyright © Dogrusozluk.comSponsor: ip adresim nedir cevaplar için doğru adres ipsorgu.com