Sözlük
Sponsor Bağlantılar
Çevir

EN 'wat' sonuçları
Çeviri watch
f. bakmak, dikkat etmek; beklemek, gözlemek; fırsat kollamak; tetikte olmak; gözkulak olmak; bekçilik etmek, nöbet beklemek, nöbetçi olmak; gözetmek; gözetlemek, seyretmek; sabahlamak. watch for beklemek, yolunu gözlemek. watch out dikkat etmek. watch over korumak, bakmak. Watch out! Watch it! Dikkat et! Watch your step! Bastığın yere bak. Önüne bak. Sakın ha! Dikkat et! Aman yavaş !
 

3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net

 
Çeviri watch
i. cep veya kol saatı; bekçilik, gözetleme; uyanıklık; nöbetçilik, nöbet tutma; nöbetçi, bekçi; devriye; nöbet yeri veya süresi; eskiden gecenin bir kısmı; den. nöbet, posta, vardiya; den. aynı vardiyada nöbet tutan tayfalar. watch band kol saatı kayışı. watch chain saat kösteği. watch fire bekçi veya nöbetçinin yaktığı ateş; işaret ateşi. watch glass kol saatı camı; laboratuvarda kullanılan saat camı biçimindeki cam kap. watch guard saat kösteği kaytanı. watch night yılbaşı gecesi yapılan dinsel tören. watch pocket saat cebi. be on the watch tetikte olmak, kulak kesilmek; nöbette olmak. first watch gecenin ilk nöbeti. larboard watch geminin iskele tarafına tayin olunan gece nöbetçisi grubu. officer of the watch nöbetçi subayı. set the watch saatı ayar etmek; bekçi koymak.
 
Çeviri watchcase
i. saat kapağı veya mahfazası.
 
Çeviri watchdog
i. bekçi köpeği; kanunsuz veya umuma zararlı hareketlere karşı tetikte olan kimse veya makam.
 
Çeviri watchful
s. tetik, uyanık. watchfully z. tetikte, uyanık olarak. watchfulness i. uyanık oluş.
 
Çeviri watchmaker
i. saatçı.
 
Çeviri watchman
i. bekçi.
 
Çeviri watchtower
i. nöbetçi kulesi, bekçi kulesi.
 
Çeviri watchword
i. parola; düstur.
 
Çeviri water
i. su; deniz, göl, nehir; su birikintisi; gölek, gölcük, gölet; elmasın parlaklık ve şeffaflığı; hare, kumaşın şanjanı; mükemmellik, kalite; karşılığı olmadan ilâve olunan sermaye; çoğ. kara suları; çoğ. sular. water ballet su balesi. water bearer sucu, saka; b.h., astr. Kova Burcu; Saka takımyıldızı. water bed yatak olarak kullanılan içi su dolu büyük plastik torba. water beetle, water bug su böceği, su sineği, zool. Hydrophilus. water blister içi suyla dolu kabarcık. water boy işçilere veya sporculara su getiren kimse. water buffalo manda, zool. Bubalus bubalus. water cart su arabası. water chestnut su kestanesi, göl kestanesi, bot. Trapa natans. water closet tuvalet, apteshane, kıs. W.C. water color suluboya; suluboya resim. water cooler su soğutacak kap veya tertibat. water cure tıb. su ile tedavi; k.dili. fazla su içirerek yapılan işkence. water flea su piresi; subiti, zool. Daphnia. water gap iki dağ arasındaki derin dere, koyak, geçit. water gas hidrojenle karbonmonok- sitten meydana gelen bir çeşit havagazı. water gate set, kapak. water gauge istim kazanındaki suyun yüksekliğini ölçme aleti, su seviyesi göstericisi. water germander sunanesi, sarmısak otu, bot. Teucrium scordium. water glass su bardağı; kazandaki suyu ölçme aleti; sodyum silikat; su saatı. water hammer borularda su gürültusü. water hazard golf oyununda su mâniası. water hemlock sığır baldıranı, bot. Cicuta virosa. water hen su tavuğu. water hole hayvanların su içtiği ufak pınar veya gölcük. water jacket moturu soğutmak için silindirlerin etrafındaki su gömleği. water jump at yarışlarında su mâniası. water level su seviyesi. water lily nilüfer, bot. Nymphaea. water line den. su hattı. water main yeraltı su borusu. water meter su saatı. water mill su değirmeni. water moccasin Kuzey Amerika'da bulunan kanca-dişli engerek. water nymph su perisi. water on the brain beyinde su toplanması. water polo su polosu. water rat misk sıçanı, su sıçanı, zool. Ondatra zibethica; limanlarda hırsızlık eden serseri. water rights su kullanma hakkı. water snake su yılanı, zool. Natrix. water softener suyun kirecini ayırarak yumuşatan kimyasal madde veya tertibat. water spaniel su spanyeli. water supply su rezervi; su kaynakları; su sağlama. water system bütün kollarıyle bir ırmak; su kaynakları; su sağlama. water table mim. bina yüzündeki alt saçak, yağmur etekliği; jeol. su tabakası, su tabakası seviyesi. water tower su kulesi. water wheel sudolabı; çark. water wings yüzme öğrenenler için bir çift sugeçirmez şişirilmiş torba. water witch yeraltı sularının yerini bulabildiğini iddia eden kimse. above water kaygısız, sıkıntısız. be in hot water başı dertte olmak, güç durumda olmak. be under water su altında kalmak. go water k.dili. su dökmek, işemek. head of water kaynak yeri, su başı; su rezervi; sarnıç, baraj; su gücü. high water met, kabarma; sel; k.dili. boy atan çocuğa pantolonunun kısa gelmesi. in deep water başı dertte, müşkül durumda. in smooth water meselesiz, yolunda. low water cezir, inme; suların çekilmiş hali. low water mark tam cezri veya suyun fazla çekildiğini belirten işaret. make water su dökmek, işemek. of the first water en iyi cinsten. on the water denizde. soft water tatlı su, kireçsiz su. spring water pınar suyu. take the water (belirli bir membadan) su içmek. the waters meşime, son, etene, döleşi. throw cold water on hevesini kaçırmak, soğutmak. watered silk hareli veya dalgalı ipekli kumaş. He worked hard to keep his head above water. Geçinebilmek için çok çalıştı. Sam is a villain of the purest water. Sam hainlerin daniskasıdır. They spend money like water. Su gibi para harcarlar.
 
Çeviri water
f. sulamak; suvarmak, su vermek; harelemek (ipek); su katmak, sulandırmak; sulanmak; su içmek (hayvan), suvarılmak; karşılığı olmadan hisse senetlerini çoğaltmak. water down sulandırmak; hafifletmek, yumuşatmak. The smell of fresh bread makes my mouth water. Taze ekmek kokusu ağzımı sulandırır.
 
Çeviri waterborne
s. yüzen; su yoluyle taşınan; su yoluyle bulaşan.
 
Çeviri waterbuck
i. Orta Afrika'da bulunan iri bir cins antilop.
 
Çeviri watercourse
i. su yolu, kanal; dere, su.
 
Çeviri watercraft
i. denizcilik veya su sporlarında maharet; gemi, kayık; deniz taşıtları.
 
Çeviri watercress
i. suteresi, bot. Nasturtium officinale.
 
Çeviri waterfall
i. çağlayan, çavlan, şelâle.
 
Çeviri waterfowl
i. su kuşu, su kuşları.
 
Çeviri waterfront
i. sahilde arsa; şehrin liman bölgesi.
 
Çeviri watering
i., s. sulama; suvarma; hareleme; s. sulayan, sulayıcı; sahildeki; kaplıcaya yakın. watering place içmeler, maden suları bulunan yer; plaj; kaplıca. watering pot bahçe sulama kovası, süzgeçli kova. watering trough yalak.
 
Çeviri waterlogged
s. içi su dolmuş.
 
Çeviri waterloo
i. Waterloo savaşı; kesin yenilgi.
 
Çeviri waterman
i. kayıkçı.
 
Çeviri watermark
i., f. karada suyun yükseldiği dereceyi gösteren çizgi veya işaret; filigran; f. filigran basmak.
 
Çeviri watermelon
i. karpuz, bot. Citrullus vulgaris.
 
Çeviri waterpower
i. su gücü.
 
Çeviri waterproof
s., i., f. su geçirmez; i. yağmurluk, empermeabl; f. sugeçirmez hale koymak.
 
Çeviri waterrepellent
s. su çekmez.
 
Çeviri watershed
i. iki ne arasındaki set; su bölümü çizgisi; boşaltma havzası; sınır.
 
Çeviri waterside
i., s. sahil, kıyı, yalı; s. sahilde yaşayan; su kenarında biten; sahile özgü; sahilde çalışan.
 
Çeviri waterski
f., i. su kayağı yapmak; i. su kayağı.
 
Çeviri watersoeked
s. ıslak, sırsıklam.
 
Çeviri watersoluble
s. suda eriyebilen.
 
Çeviri waterspout
i. denizden veya gölden kasırga kuvvetiyle hortum halinde yukarı çekilen su, deniz hortumu; oluk.
 
Çeviri watertight
s. su geçirmez, akmaz, sızmaz; çok sıkı, göz açtırmayan.
 
Çeviri waterway
i. su yolu; gemi güvertesinde biriken suyu akıtmaya mahsus açık oluk.
 
Çeviri waterworks
i., çoğ. su dağıtım tertibatı; su oyunları; (argo) gözyaşı; (argo) yağmur.
 
Çeviri waterworn
s. sudan aşınmış, suda eskimiş.
 
Çeviri watery
s. sulu, suya ait; sulak, suyu bol; su gibi, suya benzer; tatsız, lezzetsiz; zayıf, sudan.
 
Çeviri watt
i. vat. watthour i. vat saat. watt'-meter i. vatmetre, vat ölçeği. wat'tage i. vat ile ifade edilen elektrik gücü miktarı.
 
Çeviri wattle
i., f. dal veya çubuklardan örülmüş yapı; çubuk, saz, kamış, dal; hayvanlarda sarkık gerdan; f. ince çubuklarla çit örmek; ince çubukları hasır gibi örmek.
 
Toplam 41 sonuç listeleniyor
Copyright © Dogrusozluk.comSponsor: ip adresim nedir cevaplar için doğru adres ipsorgu.com