Sözlük
Sponsor Bağlantılar
Çevir

EN 'bi' sonuçları
Çeviri bi-
önek iki kere, iki defa, ikişer.
 

3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net

 
Çeviri biangular
s. iki açılı.
 
Çeviri biannual
s. yılda iki defa vaki olan. biannually z. yılda iki kez.
 
Çeviri bias
i., s., z., f. meyil, temayül, peşin hüküm; şev; taraf tutma; s. verev, meyilli, şevli, çapraz; z. verev olarak, meyilli olarak; f. meylettirmek, aleyhte tesir etmek.
 
Çeviri biauriculate
s. iki kulaklı veya kulağa benzer iki uzvu olan.
 
Çeviri biaxal
s. iki mihverli; çift eksenli. biaxially z. iki eksenli olarak.
 
Çeviri bib
i. çocukların boynuna bağlanan mama önlüğü; iş yaparken takılan önlüğün üst parçası. bib and tucker k.dili giysi.
 
Çeviri bib
kıs. bible.
 
Çeviri bibber
i. ayyaş kimse, içkiye düşkün kimse..
 
Çeviri bibcock
i. ucu aşağı doru kıvrık olan musluk.
 
Çeviri bibelot
i.küçük süs eşyası, biblo, antika küçük parça.
 
Çeviri bible
i. Kitabı Mukaddes; Eski ve Yeni Ahit; k.h. herhangi bir dinin kutsal kitabı; müracaat kitabı olarak kabul edilen herhangi bir kitap.
 
Çeviri biblical
s. Kitabı Mukaddes'e ait veya bunda bulunan. Biblically z. Kitabı Mukaddes'le ilgili olarak.
 
Çeviri biblicist
i. Kitabı Mukaddes'i kelimesi kelimesine kabul eden kimse; Kitabı Mukaddes bilgini . biblio- önek kitaplarla ilgili, Kitabı Mukaddes'le ilgili.
 
Çeviri bibliofilm
i. kütüphanelerde çok değerli veya çok kullanılan kitapların fotografını çekmede kullanılan mikrofilm.
 
Çeviri bibliog
kıs. bibliography.
 
Çeviri bibliographer, bibliograph
i. bibliyografya bilgini veya uzmanı.
 
Çeviri bibliographic,bibliographical
s. bibliyografyaya ait.
 
Çeviri bibliography
i. bibliyografya, belirli bir konuya ait olan kitapların fihristi.
 
Çeviri bibliolatry
i. Kitabı Mukaddes'e fazlasıyle tapınma; kitaplara aşırı derecede tutkun olma.
 
Çeviri bibliomancy
i. kitap falı; bilhassa Kitabı Mukaddes'le kitap falı açma.
 
Çeviri bibliomania
i. kitap toplama merakı bibliomaniac s., i. kitap meraklısı, kitap koleksiyonu yapan, kitap delisi; i. kitaba tutkun kimse.
 
Çeviri bibliopegy
i. kitap ciltleme sanatı.
 
Çeviri bibliophile
i. kitap seven kimse, kitap hastası.
 
Çeviri bibliopole
i. kitapçı, bilhassa nadir bulunan kitapları satan kimse, sahaf.
 
Çeviri bibliotheca
i. kütüphane; kitap kataloğu.
 
Çeviri bibulous
s. ayyaş, işkiye düşkün; emici, suyu çekici çbibulously z. içkiye düşkün olarak.
 
Çeviri bicameral
s. iki meclisi içine alan.
 
Çeviri bicarb
bak. bicarbonate of soda.
 
Çeviri bicarbonate
i., kim. bikarbonat bicarbonate of soda bikarbonat de süd, soda.
 
Çeviri bice
i. bakır karbonatları renginde olan mavi veya yeşil renk.
 
Çeviri bicentenary, bicentennial
s., i. 200 yıllık, 200 yılda bir tekrarlanan; i. 200. yıldönümü, 200. yıldönümünü kutlama töreni.
 
Çeviri bicephalous
s., bot., zool. iki başlı.
 
Çeviri biceps
i., anat., zool. iki başlı kas; bilhassa kolun üst kısmmdaki ve kalça kemiğinin arkasındaki kaslar.
 
Çeviri bichloride
i., kim. biklorit.
 
Çeviri bicker
f., i. atışmak, çekişmek, münakaşa etmek; titremek, pırııdamak (alev); i. münakaşa, tartışma, çekişme.
 
Çeviri bicolor
s. iki renkli, çift renkli.
 
Çeviri bicultural
s. bir memlekette bulunan iki ayrı kültür unsuruyla ilgili.
 
Çeviri bicuspid
i., anat. öğütücü dişlerle köpek dişleri arasında her bir tarafta dörder tane olmak üzere bulunan kesici dişler. bicuspid valve ikili kapakçık, mitral kapak.
 
Çeviri bicycle
i., f. bisiklet; f. bisiklete binmek, bisikletle dolaşmak. bicyclist i. bisikletle gezen kimse.
 
Çeviri bid
f., i. müzayedede fiyat arttırmak; (briç), deklarasyon yapmak; teklif vermek; i. teklif; kalkışma, teşebbüs; (briç) deklarasyon. bideler i. teklif veren kimse;(briç) deklarasyon yapan kimse. bidding i. müzayedede fiyat artırma; (briç); deklarasyon serisi. bid in açık artırmada mal sahibi hesabına fiyat yükseltmek. bid up açık artırmada fiyat artırmak.
 
Çeviri bid
f.,i. emretmek, kumanda etmek; demek, söylemek; davet etmek; i., k. dili davet. bid fair ihtimal dahilinde olmak. bid farewell veda etmek. do as one is bid boyun eğmek, itaat etmek. bidding i. emir; davet, arzu.
 
Çeviri biddable
s. yumuşak başlı, muti, söz dinleyen; (briç) deklarasyon yapmaya müsait.
 
Çeviri biddy
i. tavuk; (argo) kocakarı.
 
Çeviri bide
f.dayanmak, yıkılmamak; oturmak, beklemek. bide one's time uygun zamanı beklemek.
 
Çeviri bidet
i., Fr. bidey.
 
Çeviri biennial
s., i. iki yılda bir olan; bot. ömrü iki yıl içinde biten; iç.iki yılda bir tekrarlanan olay; iki senelik ömrü olan bitki. biennially z. iki yılda bir olarak.
 
Çeviri bier
i. cenaze teskeresi; tabut.
 
Çeviri biff
i., f., A.B.D., (argo) darbe, yumruk; f. vurmak, yumruklamak.
 
Çeviri biffin
i., ing. pişirilen bir nevi kırmızı kış elması.
 
Çeviri bifid
s. ortadan ikiye ayrılmış olan, yarık. bifid'ity i. yarık oluş. bifidly yarık olarak.
 
Çeviri biflex
s. iki tarafı bükülü.
 
Çeviri bifocal
s. bifokal, çift odaklı. bifocal glasses, bifocals i. bifokal camlı gözlük.
 
Çeviri bifoliate
s. iki yapraklı, çift yapraklı.
 
Çeviri bifurcate
f., s. iki kola ayırmak iki kola ayrılmak; çatallanmak; s. iki kola ayrılmış, çatallaşmış. bifurca'tion i. iki kola ayrılma.
 
Çeviri big
s. büyük, iri, kocaman, cüsseli; gebe; büyümüş; mühim, etkili; yüksek ruhlu, a1i; yuksek (ses). Big Ben ingiliz parlamento binasındaki büyük saat ve çanı. Big Brother diktatör. big business büyük sermayeli ticaret. big game büyük av; ağır ve tehlikeli teşebbüs. big-hearted s. eli açık, mükrim. big shot, big wheel (argo) kodaman, ekabir. big tree Kaliforniya'da bulunan sekoya ağacı, bot. Sequoia Washingtoniana. big with gebe, yüklü. bigness i. büyüklük, kocamanlık.
 
Çeviri bigamist
i. iki kişiyle aynı zamanda evli olan kimse.
 
Çeviri bigamous
s. aynı zamanda iki kişiyle evli olan, bu suçu işlemiş olan; bu suça ait.
 
Çeviri bigamy
i. iki kişiyle evli olma.
 
Çeviri bight
i. körfez, koy; den. roda, kroz; halat bedeni.
 
Çeviri bigot
i. mutaassıp kimse, bağnaz kimse; dar görüşlü kimse. bigoted s. mutaassıp, bağnaz. bigotedly z. bağnazca bigotry i. bağnazlık.
 
Çeviri bigwig
i., k.dili kodaman, mühim kimse.
 
Çeviri bihourly
s. her iki saatte bir.
 
Çeviri bijou
i., Fr. ziynet eşyası, mücevherat, küçük ve zarif olan şey.
 
Çeviri bijouterie
i., Fr. mücevherat.
 
Çeviri bike
i., k.dili bisiklet.
 
Çeviri bikini
i. bikini, iki küçük parçadan ibaret mayo.
 
Çeviri bilabial
s., dilb. dudaksıl; iki dudaklı .
 
Çeviri bilateral
s. iki taraflı, iki kenarlı, iki cepheli. bilateralism, bilateralness i. iki taraflılık. bilaterally z. iki taraflı olarak.
 
Çeviri bilberry
i. yaban mersini, bot. Vaccinium myrtillus; dağ mersini, buna benzer birkaç cins fidan ve meyva.
 
Çeviri bilbo
i. gen. r. çoğ. eskiden esirlerin ayağına vurulan pranga.
 
Çeviri bile
i., biyol. öd safra; huysuzluk, terslik, aksilik.
 
Çeviri bilestone
i. safra kesesinde meydana gelen taş, safra tası.
 
Çeviri bilge
i., f., den. sintine, sintine suyu, karina; (argo) saçmalık, zırvalık, herze; fıçı karnı; f., den. delinmek, delmek (sintine); şişmek; bel vermek. bilge ejector sintine suyunu boşaltan cihaz. bilge keel yalpa omurgası. bilge pipe sintine borusu. bilge pump sintine tulumbası. bilge water sintine suyu.
 
Çeviri bilharziasis
i., tıb. kanda bulunan bir nevi asalak kurdun meydana getirdidi bir hastalık.
 
Çeviri biliary
s., biyol. safraya ait. biliary calculus safra taşı. biliary ducts safra yolları.
 
Çeviri bilinear
s., mat. iki çizgisi olan.
 
Çeviri bilingual
s., i. ana dilinin yanı sıra ikinci bir dili de aynı şekilde konuşabilen, iki dilli; i. iki dili aynı derecede konuşabilen kimse.
 
Çeviri bilious
s. safraya ait, öde ait; dargın, küskün, aksi. biliously z. safrayla ilgili olarak. biliousness i. safrayla ilgili olma.
 
Çeviri biliteral
s. iki harfli.
 
Çeviri bilk
f., i. dolandırmak, aldatmak, kandırmak; bir şeyden sıyrılmak; i. dolandırıcı, düzenbaz kimse; hile, dubara.
 
Çeviri bill
i., f. gaga, ağız; f. gagalarım birbirine sürterek sevişmek, koklaşmak. bill and coo sevişip koklaşmak.
 
Çeviri bill
i. bir çeşit balta, keser; den. demirde tırnak ucu.
 
Çeviri bill
i., f. fatura, hesap, kambiyo senedi, poliçe, tahvil; A.B.D. banknot, kâğıt para; kanun layihası tasarı; afiş; dilekçe (bilhassa mahkemeye verildiği zaman); eğlence programı; (tiyatro veya konserde) basılı program; f. fatura çıkarmak; ilân etmek, afişe etmek; programa dahil etmek. bill broker kambiyo tellâlı, simsar. bill of entry gümrük beyannamesi, ithalât cetveli. bill of exception itiraz dilekçesi. bill of exchange kambiyo senedi, poliçe, tahvil. bill of fare yemek listesi, menü. bill of health sağlık belgesi, sıhhat varakası. bill of lading konşimento, yükleme evrakı; manifesto. bill of rights insan hakları beyannamesi. bill of sale satış bordrosu, fatura. bills payable borç senetleri. bills receivable alacak senetleri. cash a bill çekin bedelini almak, çeki bozmak. fill the bill k.dili vazifesini hakkıyla başarmak. foot the bill k.dili parasını vermek. indorse a bill çeki ciro etmek.
 
Çeviri billboard
i. ilan tahtası; den. kasarada demir yatadı.
 
Çeviri billet
i., f., ask. askerlere kışlalar dışında temin edilen ikametgâh, konak yeri; bu ikametgâhı temin için çıkarılan yazılı veya sözlü emir, konak tezkeresi; iş, vazife, ödev; pusula, not; kütük, demir veya çelik çubuk; f. konaklatmak , yerleştirmek, yer temin etmek.
 
Çeviri billet-doux
i., Fr. aşk mektubu.
 
Çeviri billfold
i. cüzdan.
 
Çeviri billiards
i., çoğ. bilardo. billiard ball bilardo bilyesi. billiardist i. bilardo oynayan kimse.
 
Çeviri billing
i. sanatçının isminin şöhretine göre afişlerde aldığı sıra; hesap çıkartma.
 
Çeviri billingsgate
i. ağız bozukluğu, edepsizce konusma.
 
Çeviri billion
i., A.B.D. 1000 milyon; milyar; ing. 1000000 milyon billionth s., i. milyarıncı; i. milyarda bir.
 
Çeviri billionaire
i milyarder
 
Çeviri billon
i. metal para imalinde kullanılan altın, gümüş, bakır vb alaşımı.
 
Çeviri billow
i., f. büyük ve kaba dalga, dalgalar halinde yükselen herhangi bir şey (duman v.b.); f. dalgalar halinde kabarmak, yükselmek. billowy s. dalgalı.
 
Çeviri billposter
i. afiş asan kimse.
 
Çeviri billy
i., k.dili cop; sopa, çomak; Avustralya içinde çay yapılan teneke çaydanlık.
 
Çeviri billy goat
k.dili teke, erkek keçi.
 
Çeviri billycock
i., ing. melon şapka.
 
Çeviri bilobate,bilobated
s. iki loplu.
 
Çeviri bilocular
s., biyol. iki hücreli.
 
Çeviri biltong
i. Güney Afrika'da güneşte kurutulmuş yağsız et.
 
Çeviri bimanous
s. iki elli.
 
Çeviri bimanual
s. iki elin de kullanılmasını icap ettiren .bimanually z. iki elle.
 
Çeviri bimestrial
s. iki ayda bir vaki olan; iki ay süren.
 
Çeviri bimetalism
i. para birimi olarak altın ve gümüşü veya diğer iki madeni birbirlerine olan nispetlerini tespit ederek kullanma sistemi; bu sistemi destekleyen doktrin veya siyaset.
 
Çeviri bimetallic
s. iki madenden meydana gelmiş; iki maden esasına dayanan para sistemine ait.
 
Çeviri bimonthly
s.,i., z. iki ayda bir vaki olan; ayda iki kere olan; i. iki ayda bir yayımlanan dergi; z. iki ayda bir; ayda iki kere.
 
Çeviri bin
i., f. ambar, kömürlük,kutu,sandık; f. ambarlamak,kutuya veya sandığa koymak.
 
Çeviri binary
s., i. iki kısımdan meydana gelen, çift; bot. çift; mat. çift değişkenli, biner; biyol. çift isimli; i. iki şeyin karışımı. binary star çiftli yıldız. binary system çiftli sistem.
 
Çeviri binate
s., bot. çift halinde bulunan.
 
Çeviri binaural
s. iki kulak ile işitme; iki kulaklı; stereofonik.
 
Çeviri bind
f., i. bağlamak yerine tespit etmek, raptetmek; dondurmak; tutmak, menetmek, engel olmak; inkıbaz etmek; kenarını tutturmak ciltlemek; huk. senetle bağlamak; donmak, tutmak (çimento v.b.); i. bağlayan şey. bind over veya down huk. mali kefaletle bağlamak, senetle bir işi yapmaya mecbur tutmak. bind up sargı ile bağlamak. in a bind çıkmaza girmiş güç durumda.
 
Çeviri binder
i. ciltçi, mücellit; bağ; cilt kap; biçer bağlar makina; tutkal. bindery i. mücellithane, ciltevi.
 
Çeviri binding
s., i. bağlayıcı, tutucu; geçerli, muteber; i. ciltleme; cilt; kenar şeridi.
 
Çeviri bindle
i., (argo) uyuşturucu madde paketi.
 
Çeviri bindweed
i., bot. boru çiçegi, kahkaha çiçedi, gunduz sefası, cadır çiçegi, bot Convolvulus arvensis hooded bindweed kopek pençesi, bof Calystegia sepium
 
Çeviri bine
i, bot. sarmaşık cinsi bitkilerin sap kısmı.
 
Çeviri binet test
Binet sistemine göre zekâ ölçme testi.
 
Çeviri binge
i., (argo) içki alemi, işret meclisi.
 
Çeviri bingo
i. bingo oyunu.
 
Çeviri binnacle
i., den. pusula dolabı.
 
Çeviri binocular
s. i. iki gözün de kullanılmasını icap ettiren; i sık sık coğ. aynı anda iki gözle bakılabilen dürbün veya teleskop.
 
Çeviri binomial
s., i., mat. iki terimli; i. aralarında + veya -- bulunan iki terim; biyol. iki terimli isim bio- önek hayat.
 
Çeviri bioastronautics
i. uzay yolculuğunun canlılar üzerindeki etkisini inceleyen bilim dalı.
 
Çeviri biochemistry
i. hayati kimya, biyokimya.
 
Çeviri biocycle
i. biyosferin üç sahasından biri: deniz, tatlı su veya kara.
 
Çeviri biodegradable
s. bakterilerle ayrışabilen.
 
Çeviri biodynamics
i. biyoloji ilminin canlıların hareketlerini inceleyen dalı
 
Çeviri bioecology
i. bitki ve hayvanların çevre ile olan ilişkileriyle uğrasan ekoloji dalı biog. kıs biographer, biographical, biography
 
Çeviri biogenesis
i., biyol. canlı organizmaların sadece canlı organizmalardan geldiklerine ait kuram.
 
Çeviri biographer
i. hayat hikâyeleri yazan kimse, biyografi yazarı.
 
Çeviri biographical
s. hayat hikayesine ait, biyografiyle ilgili biographically z. bir kimsenin hayatıyla ilgili olarak.
 
Çeviri biography
i. hayat hikâyesi, biyografi, özyaşamöyküsü biol kıs biological, biologist, biology.
 
Çeviri biological
s. biyoloji ilmine ait, biyolojik biological warfare biyolojik savaş.
 
Çeviri biologist
i. biyoloji bilgini, biyolog.
 
Çeviri biology
i. biyoloji, hayat ilmi.
 
Çeviri biolysis
i. organizmaların ayrılıp dağılması.
 
Çeviri biometry
i. insan hayatının muhtemel süresini öIçme ilmi.
 
Çeviri bionics
i. canlıların davranışlarını inceleyerek bunları kompütör ve elektronikcihazlar alanında uygulama imkanlarını arayan elektronik bilim dalı
 
Çeviri bionomics
i. ekoloji.
 
Çeviri biophysics
i. biyofizik, fizik kanunlarının biyolojik hadiselere uygulanması ilmi.
 
Çeviri bioplasm
i., biyol. canlı madde, protoplazma.
 
Çeviri biopsy
i. biyopsi.
 
Çeviri bioscope
i. yirminci yüzylın başlarındaki şekliyle sinema oynatma makinası
 
Çeviri bioscopy
i., tıb. biyoskopi.
 
Çeviri biosphere
i. dünyanın kara, deniz ve tatlı sularında hayat belirtilerinin rastlandığı kısımlar, biyosfer.
 
Çeviri biostatics
i., biyol. uzuvların bünyeleri ile faaliyetleri arasındaki ilişkilerin incelenmesi ilmi.
 
Çeviri biosynthesis
i. yaşayan hücrelerden oluşan organik maddelerin kimyasal terkibi.
 
Çeviri biota
i. herhangi bir coğrafi alan ve jeolojik devrenin karışmış direy ve biteyi.
 
Çeviri biotics
i. canlıların fonksiyonlarını inceleyen bilim dalı.
 
Çeviri biotite
i., min. biyotit, kara mika.
 
Çeviri biparous
s., bot. iki yana ait mihver; zool. ikiz doğuran.
 
Çeviri bipartisan
s. iki tarafı da tutan, iki tarafı da temsil eden.
 
Çeviri bipartite
s. iki bölümlü, iki kısımlı
 
Çeviri biped
i. iki ayaklı hayvan. bipedal s. iki ayaklı.
 
Çeviri bipetalous
s., bot. iki taç yapraklı.
 
Çeviri bipinnate
s., bot. çift tüylü.
 
Çeviri biplane
i. çift kanatlı uçak.
 
Çeviri bipod
i. iki ayaklı sehpa, destek.
 
Çeviri bipolar
s. iki kutuplu.
 
Çeviri biquadrate
i., mat. dördüncü kuvvet. biquadrat'ic s. dördüncü kuvvetten.
 
Çeviri biquarterly
s. her üç ayda bir iki defa görülen.
 
Çeviri birch
i., f. huş ağacı, bot. Betula; bu ağacın kerestesi; bu ağaçtan yapılmış falaka değneği; f. bu denekle sopa atmak.
 
Çeviri bird
i., f. kuş; hindi gibi hayvanlar; bedmintın oyunundaki top; (argo) herif; yuha çekme; f. kuş tutmak, avlamak. birdbath i. kuşların yıkanması için çukur tas. bird cage kuş kafesi. birdcall i. kuş ıslığı. bird catcher kuş tutan kimse. bird dog. av kopeği. bird fancier kuş meraklısı kuşbaz. bird grass kuş otu. bird in the hand cantada keklik, temin edilen menfaat. birdhouse i. ağaca asılı tahta kuş yuvası. birdlime i. ökse, tuzak birdman i. kuş avcısı, kuşçu; k.dili tayyareci, pilot bird's-nest f. kuş yuvalarını aramak, kuş yumurtalarını çalmak. bird of night baykuş. bird of paradise Yeni Gine'ye mahsus cennet kuşu. birds of a feather huyları benzer olan kimseler. bird watcher kuş gözlemi yapan kimse. for the birds (argo) değersiz, saçma. give the bird (argo) yuha çekmek, ıslıklamak. old bird ihtiyar kurt tecrübeli kimse.
 
Çeviri bird's-foot
i. taş yoncası, bot. Lotus corniculatus.
 
Çeviri birdie
i., k.dil; küçük kuş, kuşcağız; golfda bogi den bir eksik vuruş bird's-eye s. kuş bakışı, tepeden; umum, genel, ayrıntsız; kuş gözüne benzer benekleri olan bird's-eye maple ağaç kısmı benekli bir çeşit isfendan ağacı bird's-eye view kuş bakışı görünüş, manzara.
 
Çeviri bireme
i. çift sıra kürekleri olan eski zaman kadırgası.
 
Çeviri biretta
i. Katolik din adamlarının giydiği köşeli ufak şapka.
 
Çeviri birl
f. yuvarlanmak, döne döne gitmek.
 
Çeviri birth
i. doğum, doğma, doğuş, veladet; soy, nesep; başlangıç, kaynak; zuhur. birth control doğum kontrolü. birthday i. doğum günü .birthmark i. doğuştan var olan yüz veya vücuttaki leke. birthplace i. doğum yeri. birth rate nüfusa göre doğum oranı. birthright i. doğuştan kazanılan hak. birthstone i. bir kimsenin doğduğu ayı temsil eden ve kendisine uğur getirecedine inanılan taş. give birth to doğurmak, meydana getirmek, kaynak teşkil etmek.
 
Çeviri birthwort
i. kurtluca, zeravent, bot. Aristolochia.
 
Çeviri bis
z. iki defa, tekrar.
 
Çeviri biscuit
z. bisküvit, çörek, kremasız pasta; açık kahverengi; perdah vurmadan evvelki haliyle fırınlanmış çanak çömlek.
 
Çeviri bise
i. Güney Avrupa,nın bazı bölgelerinde, kuzey ve kuzey doğudan esen kuru ve soğuk rüzgâr.
 
Çeviri bisect
f. ikiye bölmek; geom. iki eşit parçaya ayırmak. bisection i. ikiye bölme. bisector i., geom. açıortay.
 
Çeviri bisexual
s., biyol. hem erkek hem dişi, iki cinsiyetli, hünsa; bot. kendi kendini aşılayan.
 
Çeviri bishop
i., f. piskopos; satranç fil; sıcak ve baharatlı şarap; f. piskopos tayin etmek. bishop's miter shell firavun tacı, zool. Mitra episcopalis.
 
Çeviri bishopric
i. piskoposluk rütbe, görev ve bölgesi.
 
Çeviri bisilicate
i., kim. bisilikat.
 
Çeviri bismuth
i., kim. bizmut.
 
Çeviri bison
i. bizon, bir çeşit Kuzey Amerika yabani sığırı.
 
Çeviri bisque
i. birkaç çeşit koyu çorba; av etiyle veya deniz mahsulleriyle yapılan çorba; bir çeşit dondurma; tenis gibi oyunlarda oyuncuya tanınan fazladan bir vuruş veya buna benzer bir hak; sırsız çömlek.
 
Çeviri bissextile
s., i. artık yıla ait; i. artık yıl.
 
Çeviri bistable
s. iki sabit durumu olan.
 
Çeviri bister, bistre
i. koyu kahverengi bir çeşit boya; kurum boyası.
 
Çeviri bistort
i. kurt pençesi, yılankökü, bot. Polygonum bistorta.
 
Çeviri bistoury
i. neşter, bisturi, teşrih bıçağı.
 
Çeviri bistro
i., k.dili küçük bar, taverna, gece kulübü
 
Çeviri bisulfate, bisulphate
i., kim. bisülfat.
 
Çeviri bisulfite, bisulphite
i., kim. bisülfit.
 
Çeviri bit
i., f. bir aletin keskin olan ucu; matkap; gem; anahtarın kilide giren kısmı; f. gemlemek; tahdit etmek, sınırlamak. take the bit in one's teeth idareyi eline almak.
 
Çeviri bit
i., s. parça, lokma, kırıntı, küçük bir kısım; kısa zaman; bilgi iletme birimi, elektronik beyin vb ile muhaverede en ufak birim;(sahnede) ufak rol; A.B.D., (argo) numara; ing. pek az değerli ufak para; A.B.D. yirmibeş sentin yarısı: two bits yirmibeş sent; s. ufak, önemsiz; az .a bit biraz, bir derece. do one's bit kendi payına düşeni yapmak. a good bit hayli, epeyce. a little bit azıcık, bir parça. bit by bit azar azar, yavaş yavaş. give a bit of one's mind haşlamak, azarlamak. not a bit hiç de değil, asla .
 
Çeviri bitch
i., f. dişi köpek veya kurt; kancık; (argo) Şirret kadın; kötü kadın; f., (argo) şikâyet etmek; acemice iş yapmak. bitchy s. orospu tabiatlı, şirret
 
Çeviri bite
f. ısırmak, dişlemek; sokmak (arı v.b.); oltaya vurmak (balık) ; yakmak ; aşındırmak, yemek; ısırık, parça lokma; diş izi; keskinlik (içki,biber,soğuk). bite off more than one can chew başından büyük işe girişmek. bite the dust düşüp ölmek biting s. keskin; acı.
 
Çeviri bitt
f., i., den. geminin kablosunu biteye bağlamak, biteye vurmak; i., den., sık sık çoğ. güverte babası, bite, bita.
 
Çeviri bitten
bak. bite.
 
Çeviri bitter
s. acı keskin; sert, şiddetli; kötü. to the bitter end iş bitinceye kadar; ölünceye kadar. a bitter pill yenilir yutulur cinsten olmayan durum. bitterish s. acımsı. bitterly z. acı olarak. bitterness i. acılık.
 
Çeviri bitterling
i. ilik balığı, zool. Rhodeus amarus.
 
Çeviri bittern
i. balaban kuşu, okar, zool. Botaurus stellaris. little bittern cüce balaban, zool. Ixobrychus minutus.
 
Çeviri bitters
i., çoğ. içine acı otlar da karıştırılan bir nevi içki.
 
Çeviri bittersweet
s., i. hem acı hem tatlı olan; aynı zamanda iyi ve kötü olan; i. yaban yasemini, bot. Celastrus scandens.
 
Çeviri bitterwood
i. kavasya, bot. Quassia amara.
 
Çeviri bitumen
i., f. zift, katran; f. ziftlemek.
 
Çeviri bituminous
s. ziftli, zift gibi. bituminous coal adi maden kömürü.
 
Çeviri bivalent
s., kim. iki değerli çift değerli.
 
Çeviri bivalve
i., s., zool. yumuşakçalardan çift kabuklu midye ve istiridye gibi hayvan: s. çift kabuklu; çenetli. bivalvular s. midye gibi birbirlerine kenetli çift kabuğu olan.
 
Çeviri bivouac
i, f.açık havada kurulan geçici ordugâh; f. açık hava ordugâhı kurmak; açıkta gecelemek.
 
Çeviri biweekly
s., i. iki haftada bir vaki olan; haftada iki kere olan; i. iki haftada bir yayınlanan dergi veya bülten.
 
Çeviri biz
i, (argo) bak, show biz.
 
Çeviri bizarre
s. garip, tuhaf, acayip, biçimsiz.
 
Toplam 211 sonuç listeleniyor
Copyright © Dogrusozluk.comSponsor: ip adresim nedir cevaplar için doğru adres ipsorgu.com