Sözlük
Sponsor Bağlantılar
Çevir

EN 'las' sonuçları
Çeviri lascar
(i.) Hintli gemici; Hintli.
 

3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net

 
Çeviri lascivious
(s.) şehvetli; şehvete düşkün; şehvet uyandırıcı. lasciviously (z.) şehvetle. lasciviousness (i.) şehvet.
 
Çeviri lase
(f.) leyzer gibi dalga yaymak; leyzer dalgası altında tutmak.
 
Çeviri laser
(i.), (fiz.) leyzer, ışık dalgalannı kuvvetlendiren veya üretebilen bir çeşit meyzer.
 
Çeviri lash
(i.) kamçı darbesi; kamçı ucu; küçük gören ve alaylı söz; vuruş, vurma, çarpma; kirpik.
 
Çeviri lash
(f.) bağlamak. lash down bağlayıp muhafaza etmek. lash together iple birbirine bağlamak.
 
Çeviri lash
(f.) kamçı ile vurmak, dövmek, kamçılamak; kınamak, ayıplamak; azarlamak; galeyana getirmek; hicvetmek; vurmak, şiddetle çarpmak (dalga); söz veya yazıyla saldırmak, çatmak; vurmak, çarpmak. lash out at sert ve ani çıkış yapmak. lash oneself into a fury çok öfkelenmek.
 
Çeviri lash, lash
(i.) şileple yüklü mavnaları taşıma sistemi.
 
Çeviri lashing
(i.) ip, halat; iple bağlama.
 
Çeviri lashing
(i.) kamçılama; azarlama.
 
Çeviri lass
(i.) kız, genç kadın, nişanlı kız, sevgili. lassie (i.) kızcağız, küçük kız.
 
Çeviri lassitude
(i.) dermansızlık, halsizlik, bitkinlik, yorgunluk.
 
Çeviri lasso
(i.), (f.) yabani atları yakalamaya mahsus ucu ilmekli ip, kement; (f.) böyle kementle tutmak.
 
Çeviri last
(s.), (z.), (i.) son, en sonraki, en gerideki, sonuncu; geçen, evvelki; sabık; son derece, gayet; (z.) en sonra, son olarak, nihayet; (i.) son, en nihayet. last but not least son fakat aynı derecede ehemmiyetli. last ditch son çare, son mudafaa. Last Judgement kıyamet, kıyamet günü. last mentioned en son olarak söylenen. last night dün gece. last offices cenaze duaları. last quarter dolunaydan sonra yedinci gece. last rites cenaze töreni; ölüm döşeğinde yatanların başucunda yapılan ayin. last sleep ölüm, son uyku. last straw son had, dayanılmaz derece. Last Supper Hazreti İsa'nın şakirtleriyle yediği son yemek. last word son söz; son moda; en mükemmel şey. at last nihayet, sonunda. at long last en nihayet. breathe one's last son nefesini vermek, ölmek. the last day mahşer günü, kıyamet günü .the last two son ve sondan evvelki. the last word on the matter mesele hakkında son ve kesin söz. to the last nihayete kadar . When did you see him last ? Son defa onu ne zaman gördünuz? lastly (z.) nihayet, son olarak.
 
Çeviri last
(f.) sürmek, baki olmak, devam etmek, dayanmak, bozulmamak, bitmemek, tükenmemek; yetmek.
 
Çeviri last
(i.) eskiden ticarette kullanılan tartı veya ölçü, yaklaşık iki ton.
 
Çeviri last
(i.) kundura kalıbı. stick to one's last işi olmayan şeye karışmamak, kendi işiyle uğraşmak, çizmeden yukarı çıkmamak.
 
Çeviri lasting
(i.), (s.) dayanma, beka, bozulmayış, sürme; kadın iskarpini için dayanıklı yunlü kumaş; (s.) devam eden, dayanıklı, devamlı olan. lastingly (z.) devamlı surette, daimi olarak. lastingness (i.) devamlılık.
 
Toplam 18 sonuç listeleniyor
Copyright © Dogrusozluk.comSponsor: ip adresim nedir cevaplar için doğru adres ipsorgu.com