undof. (-did, -done) bozmak, iptal etmek; çözmek, açmak, sökmek; mahvetmek. undo the harm that has been done yapılan zaran telâfi etmek. What's done can't be undone Olan oldu. leave nothing undone yapılmamış hiç bir şey bırak- mamak.
3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net
undoingi. feshetme; mahvetme, perişan etme; mahvolma sebebi.
undones. yapılmamış, ihmal edilmiş; açılmıs, bağı çözülmüş; mahvolmuş, perişan.
undoublef .kıvrımlarını açmak, açarak tek kat yapmak.
undoubteds. kesin, şüphesiz. undoubtedly z. şüphesiz olarak .
Toplam 5 sonuç listeleniyor