pasts., i., z., (edat) geçmiş, geçen, olmuş, sabık; i. geçmiş zaman, eski zaman; bir kimsenin geçmişi; fiilin geçmiş zaman kipi; z. geçecek şekilde; (edat) -den daha ötede veya öteye; ötesinde. past master mason locasının eski reisi; usta adam, mesleğini iyi bilen kimse. ten past three üçü on geçe. He is past hope ümitsiz durumda.
3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net
pastei., f. kola; hamur; macun; lapa; çömlekçi çamuru; elmas taklidi cam; f. kola ile yapıştırmak; üstüne yapıştırmak; (argo) yumruk atmak.
pasteboardi., s. mukavva; hamur tahtası; (argo) kartvizit, iskambil kâğıdı; s. mukavvadan yapılmış; dayanıksız.
pasteli. pastel kalemi; pastel ile yapılmış resim; fantezi hikâye, zarif ve hayal mahsulü yazı; pastel renk.
pasterni atın ayağına bukağı takılan yer, bukağılık.
pasteurismi. özellikle kuduz hastalığını Pasteurun keşfettiği usule göre bir seri iğneyle tedavi.
pasteurizef. pastörize etmek. pasteurizer i. pastörize makinası.
pastichei. muhtelif eserleri taklit edip hicvederek yapılan müzik parçası veya resim.
pastori. papaz. pastorate i. papazlık.
pastorals., i. çobanlara ve kırlara ait: papazlığa ait; i. köy veya çobanların hayatını tasvir eden şiir veya resim, pastoral şiir ve resim.
pastoralei köy hayatım tasvir eden şarkl, parça veya piyes
pastryi. hamur işi, pasta. pastry cook hamur işi aşçısı.
pasturei., f. çayır, otlak, mera; f. çayırda otlamak veya otlatmak. pasturage i. otlak. put out to pasture emekliye ayırmak.
pastys. hamur gibi, macun kıvamında; solgun. pastyfaced s. uçuk benizli.
Toplam 20 sonuç listeleniyor