Sözlük
Sponsor Bağlantılar
Çevir

EN 'dre' sonuçları
Çeviri dread
(f)., (i). çok korkmak, korku ve endişe duymak, korku hissetmek; hoşlanmamak, sevmemek; (i). büyük korku, dehşet, korku hissi; huşu; çekinme, hürmetten ileri gelen korku.
 

3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net

 
Çeviri dreaded
(s). korku yaratan, ürkütücü, korkunç; haşmetli, heybetli.
 
Çeviri dreadful
(s). korkunç, dehsetli, heybetli; (k.dili). iğrenç, berbat, çok kötü. dread fully (z). çok fena, dehşetle; (k.dili). çok, muthiş.
 
Çeviri dreadnought, naught
(i). kalın yünlü palto veya kumaş; (den). eskiden kullanılan ağır toplu bir deniz zırhlısı, dretnot; gözüpek kimse.
 
Çeviri dream
(i). rüya, duş; rüya gorme; hülya, hayal; emel, hedef, gaye, amaç; kuruntu; kdili çok guzel ve cazip kimse veya şey dreamboat i, argo cazibeli kimse veya şey. dreamland (i). rüyalar. diyan dream world hayal âlemi. dreamless (s). rüyasız (uyku). dreamlessly (z). rüya görmeden. dreamlike (s). rüya gibi, hayali.
 
Çeviri dream
(f). (t veya ed) rüya görmek; görur gibi olmak, tahayyül etmek, hayal kurmak; hayal etmek, düşünmek tasavvur etmek. dream away one's time vaktini hayal kurarak geçirmek. dreamer (i). hayal kuran kimse, hayalperest kimse. dream up (k.dili). hayalinde yaratmak.
 
Çeviri dreamt
(bak). dream.
 
Çeviri dreamy
(s). rüya ile ilgili, rüya gibi; belirsiz, müphem, karanlık; dinlendirici yatıştırıcı, teskin edici; (k.dili). fevkalade mükemmel.
 
Çeviri dreary
(s). kasvetli, sıkıcı, hazin.
 
Çeviri dredge
(i)., (f)., (mak). tarak, tırmık, tarama aleti; (f). deniz dibini taramak, tarakla temizlemek (liman, nehir); tarama aleti kullanmak. dredger (i). tarak dubası, tarama makinası. dredging (i). tarama. dredging machine tarama aleti, ırmak vb'nin kum ve çamurunu temizlemeye yarayan makina.
 
Çeviri dredge
(f). üzerine un serpmek.
 
Çeviri dregs
(i). tortu, telve; çöp, süprüntü; parça, az bir miktar. drain to the dregs son damlasına kadar içmek. dregs of society ayaktakımı, döküntü. dreggy (s). tortulu, telveli.
 
Çeviri drench
(f)., (i). ıslatmak, sırılsıklam etmek; sıvıya batırmak, banyo etmek, batırmak; (i)., (bayt). atlara zorla içirilen ilâç.
 
Çeviri dress
(f)., (i). giydirmek; düzenlemek, tanzim etmek, süslemek; (ask). bir hizaya getirmek, sıraya sokmak; tedavi etmek (yara); taramak, şekil vermek (saç); sepilemek (deri); temizlemek (kuş, balık); işlemek, ekip biçmek (toprak); giyinmek; hizaya girmek, sıralanmak. dress a ship gemiyi bayraklarla donatmak. dress down (k.dili). azarlamak. dress out. çok süslü giydirmek. dress up giyinip süslenmek.
 
Çeviri dress
(i). kadın elbisesi, giysi, fistan giyinme, giyim, kılık kıyafet; itinalı kıyafet. dress circle opera veya tiyatroda protokol kısmı. dress goods kadın giyimine özgü kumaş. dressmaker (i). kadın terzisi. dressmaking (i). terzilik. dress parade geçit töreni. dress rehearsal tiyatro kostümle prova. dress shield subra. dress uniform (ask). merasim üniforması, büyük üniforma. evening dress gece elbisesi. full dress (frak). morning dress kadın ev elbisesi; redingot.
 
Çeviri dresser
(i). şifoniyer; içine porselen veya gümüş takımlar konulan büfe; mutfak dolabı veya rafı.
 
Çeviri dresser
(i). giydiren kimse, birinin giyinmesine yardımcı olan kimse; iyi giyinen kimse.
 
Çeviri dressing
(i). giydirme, giyme, giyinme; pansuman, sargı; tavuk dolması içi; salça, mayonez, terbiye; gübre; down ile, (A.B.D). (k).dili azarlama. dressing case tuvalet çantası. dressing gown sabahlık. dressing room giyinme odası, gardırop. dressing table tuvalet masası.
 
Çeviri dressy
(s)., (k).dili giyimine çok itina eden, şık; gösterişli giyinen.
 
Çeviri drew
(bak). draw.
 
Toplam 20 sonuç listeleniyor
Copyright © Dogrusozluk.comSponsor: ip adresim nedir cevaplar için doğru adres ipsorgu.com