3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net
contraband(s)., (i). ithal veya ihracı yasaklanmış; (i). kaçak mal. contraband of war tarafsız bir ülkenin, harpte taraflardan birine sattığı kaçak harp malzemesi.
contraception(i). gebelikten korunma. contraceptive (s)., (i). gebeliği önleyici (hap veya alet).
contract(i). anlaşma, mukavele, akit, kontrat; anlaşma metni, mukavelename; briç karar verilen oyun. on contract mukaveleli, anlaşmalı, mukavele ile. contract bridge briç oyunu.
contract(f). kasmak, kasılmak, daraltmak, kısaltmak, büzmek; buruşturmak,çatmak (kaş); yakalanmak, almak, duçar olmak (hastalık); anlaşma veya mukavele yapmak; ilişki kurmak.
contracted(s). kasılmış, çekilmiş, büzülmüş, kısalmış; pazarlığı edilmiş.
contraction(i). çekilme, büzülme, kısalma; doğum esnasında rahim adalelerinin gerilmesi; (gram). bir veya birkaç harfin atılması ile yapllan kısaltma; bu şekilde kısaltılmış kelime.
contractive(s). kasılabilir, büzüIür, kısalır; çeker, büzer.
contractor(i). müteahhit, mukavele yapan kimse; kasan şey, kısaltan şey daraltan şey büzen şey, çeken şey.
contractual(s). mukaveleden doğan; mukavele kabilinden, mukaveleye ait, anlaşmaya dair.
contradict(f). yalanlamak, tekzip etmek, aksini iddia etmek; karşı olmak, tezat teşkil etmek.
contradiction(i). aykırılık, çelişme; yalanlama. a contradiction in terms sözlerde çelişme.
contradistinction(i). fark, zıt oluş, aksi. in contradistinction to -in aksine olarak.
contrail(i). jet uçaklannın bazan yüksek irtifada uçarken arkalarında bıraktıkları beyaz çizgi.
contraindicate(f)., (tıb). hastalığın mutat tedavisini tatbik etmenin münasip olmadığına delalet etmek. contraindica'tioni , (tıb). kontraendikasyon.
contralto(i)., (s). kontralto; (s). kontralto ile ilgili veya ona ait.
contraption(i)., (k).dili belirli bir iş için kurulan mekanizma, tertibat; şey.
contrapuntal(s)., (müz). kontrpuana ait , iki veya daha çok sayıda melodinin bir arada çalınmasından meydana gelen; )bak). counterpoint.
contrary(s)., (i)., (z). ters, karşı, muhalif, aksi, zlt, aykırı; nahoş; aksi istikamette olan; (man). mütenake; (i). aksi ters; (z). aksine. contrary child inatçı çocuk. evidence to the contrary aksini ispat. on the contrary aksine, bilakis. to the contrary.. rağmen. contrarily (z). aksine, bilâkis. contrariness (i). inatçılık.
contrast(f). aradaki farkı göstermek üzere karşılaştırmak, mukabele etmek, birbirinin zıddı olmak, tezat teşkil etmek, tezat göstermek, benzememek.
contrast(i). tezat, zıtlık, fark ayrılık; tefrik; (fotoğrafta) açık ve koyu kısımlar arasındaki fark. contrasty (s)., (foto). açık ve koyu kısımlar arasında tezat olan.
contravallation(i),, (ask). kuşatan ordu tarafından kazılan hendekler hattı.
contravene(f). karşı gelmek, muhalefet etmek; itiraz etmek; bozmak, ihlâl etmek.
contravention(i). kanuna ve nizama karşı koyma ihlâl; mâni olma. in contravention of hilâfında, ragmen.
Toplam 31 sonuç listeleniyor