Sözlük
Sponsor Bağlantılar
Çevir

EN 'comp' sonuçları
Çeviri comp
(kıs). companion comparecompiled complete.
 

3D Oyunlar
Türkiye'nin en güzel ve ilk 3d oyun sitesi - 3doyunlar.net

 
Çeviri compact
(s)., (f). (i). yoğun, kesif, sıkı, sık; ince taneli; kısa özlü; of ile -den mürekkep; (f). tazyikle yoğunlaştırmak; (i). pudriyer, pudralık; (oto). küçük araba.
 
Çeviri compact
(i)., (f). sözleşme, sözlü anlaşma; (f). sözleşmek.
 
Çeviri companion
(i)., (f). arkadaş, yoldaş, ahbap; eş; elkitabı, rehber; (astr). kendisinden daha parlak bir yıldıza çok yakın olan ikinci bir yıldız; (f). arkadaşlık etmek.
 
Çeviri companionable
(s). kolayca arkadaş olabilir; hoş sohbet; samimi, sıcakkanlı.
 
Çeviri companionate
(s). arkadaş gibi; müşterek.
 
Çeviri companionship
(i). arkadaşlık, refakat, eşlik.
 
Çeviri companionway
(i). den. kamara iskelesi.
 
Çeviri company
(i). grup; misafir grubu; misafir; şirket, kumpanya, ortaklık; beraberindekiler, arkadaşlar; eşlik, refakat, arkadaşlık; tiyatro oyuncu topluluğu; (ask). bölük; (den). mürettebat tayfa. company manners görgü kurallarına uygun davranışlar. company store bir müessesenin kendi memurlanna mahsus olan satış mağzası.compamy union (A.B.D.). işverene bağlı olan sendika; bir müessesenin işçilerine mahsus olan sendika. in company with ile beraber, birlikte .in good company iyi arkadaşlarla. jointstock company bir cins anonim şirket. keep company eşlik etmek; flört etmek Iimited liability company limited şirket. part company with den aynlmak ship's company gemi mürettebato, gemi tayfası.
 
Çeviri comparable
(s). karşılaştırılabilir, karşılaştırması mümkün.
 
Çeviri comparative
(s)., (i). mukayeseli, karşılaştırmalı; nispi, orantılı; (gram). (sıfat veya zarflann) üstünlük derecesini gösteren; (i)., (gram). üstünlük derecesi. comparative anatomy karşllaştlrmall anatomi compnrative linguistics karşılaştırmalı dilbilim. in comparative comfort hali vakti yerinde.
 
Çeviri compare
(i). mukayese, kıyas, karşılaştırma .beyond compare, without compare fevkalade, eşsiz, üstün.
 
Çeviri compare
(f)., with ile karşılaştırmak, karşılaştırılabilir olmak, kıyas kabul etmek; to ile benzetmek, benzemek; (gram). (sıfat veya zarfın) üstünlük derecesini göstermek. compare notes görüş ve fikir teatisinde bulunmak.
 
Çeviri comparison
(i). karşılaştırma, mukayese; münasebet, ilişki, nispet, benzerlik; gram sıfat veya zarflara üstünlük veya enüstünltk derecesini katan çekim şekli; benzetme, teşbih. in comparison with -e nispeten, -e nispetle, -e oranla.
 
Çeviri compartment
(i). kompartıman, bölme. compartmen'talize(f). bölmelere aylrmak.
 
Çeviri compass
(f). etrafını dolaşmak; şamil olmak, kapsamak; çevirmek, sarmak, kuşatmak; başarmak; kavramak, anlamak; gizli plan kurmak.
 
Çeviri compass
(i). pusula; pergel; çevre; sınır; saha, alan, menzil; devir, deveran, süre. compass card, compass rose pusula kartı, rüzgargülü. compass needle pusula ibresi, pusula inesi. compass saw delik testeresi. beam compass büyük daire çizmeye mahsus sürgülü pergel. box the compass sıra ile pusula kertelerini saymak. drawing compass resim pergeli. mariner's compass gemici pusulası pair of compasses pergel.
 
Çeviri compassion
(i). şefkat, merhamet, acıma, sevecenlik.
 
Çeviri compassionate
(s). şefkatli, merhametli, sevecen.
 
Çeviri compatibility
(i). uygun düşme, uyma, uygunluk.
 
Çeviri compatible
(s)., (gen). with ile uygun, birbirini tutan, munasip; geçimli.
 
Çeviri compatriot
(i). vatandaş, yurttaş.
 
Çeviri compeer
(i). akran, arkadaş, eş.
 
Çeviri compel
(f). (-Ied, -ling) zorlamak, icbar etmek, mecbur etmek.
 
Çeviri compellatton
(i). hitap.
 
Çeviri compendious
(s). özet halinde, kısa, özlü, muhtasar, kısaltılmış.
 
Çeviri compendium
(i). hulasa, özet.
 
Çeviri compensate
(f). tazmin etmek, bedelini ödemek; telafi etmek, karşılamak; (mak). denklemek, denge sağlamak, eşitlemek. compensate for one thing with another tazmin etmek, bir şeyi diğeri ile telâfi etmek. compensate one for -in bedelini birine ödemek.
 
Çeviri compensation
(i). tazmin, telafi; karşılık, ücret, maaş, bedel; takas, karşılama.
 
Çeviri compensator
(i). telafi eden şey veya kimse; dengeleme tertibatı. compensator coil (elek). dengeleme bobini. compensator spring saatte dengeleme yayı.
 
Çeviri compensatory
(s). telafi etmeye yarayan.
 
Çeviri compete
(f). rekabet etmek, yarışmak, müsabakaya girmek.
 
Çeviri competence
(i). yeterlik, kifayet; yetenek, ehliyet, iktidar, güç; hak, yetki, salahiyet; geçinecek kadar gelir.
 
Çeviri competent
(s). yeterli, işinin ehli olan, kabiliyetli; yetkili, salahiyetli.
 
Çeviri competition
(i). rekabet, yarışma.
 
Çeviri competitive
(s). rakip olan; rekabet ile ilgili; müsabaka tarzında, yanşma mahiyetinde.
 
Çeviri competitor
(i). rakip, yanşmacı, yanşçı.
 
Çeviri compilation
(i). derleme; derleme eser, çeşitli kaynaklardan toplanan bilgi veya yazılarla meydana getirilen eser; liste.
 
Çeviri compile
(f). toplayıp liste haline getirmek; çeşitli kaynaklardan bilgi toplayıp sıraya koymak; bu şekilde eser telif etmek, derlemek.
 
Çeviri complacency
(i). kendi kendinden memnun olma hali; gönül rahatlığı. complacent (s). kendi halinden memnun, rahat; kendini beğenmiş.
 
Çeviri complain
(f). şikâyet etmek, yakınmak, derdini anlatmak, içini dökmek; suçlamak. complainant (i). şikâyetçi, davacı.
 
Çeviri complaint
(i). şikayet, feryat, dertyanma; dert, keder, şikâyet sebebi; hastalık, keyifsizlik; (huk). isnat.
 
Çeviri complaisance
(i). hoşgörü, müsamaha, göz yumma. complai'sant (s). müsamahakâr, hoşgörü sahibi.
 
Çeviri complement
(i)., (f). tamamlayıcı herhangi bir şey, tümleç; tüm, bütün; (geom). bir dar açıyı dik açı haline getirmek için gerekli olan açı derecesi; (gram). tümleç; (müz). oktavı tamamlayan enterval; (f). tamamlamak; birbirini tamamlar olmak.
 
Çeviri complementary
(s). tamamlayan, tamamlayıcı, tümleyici. complementary angle tümler açı. complementary colors (bak). color.
 
Çeviri complete
(s)., (f). tamam, tam, bütün; bitmiş, tamamlanmış; mükemmel, dört başı mamur; (f). tamamlamak, bütünlemek, yetkinleştirmek; bitirmek. a complete surprise tam bir sürpriz. completely (z). tamamen, butünüyle. completeness (i). bütünlük, tam olma hali. completion (i). bitirme, tamamlama, sona erme; yerine getirme.
 
Çeviri complex
(i). bileşik veya karışık herhangi bir şey; karmaşa; (psik). komplek. building complex site. inferiority complex aşağılık duygusu. superiority complex kendini üstün görme duygusu.
 
Çeviri complex
(s). karmaşık; çapraşık, muğlak; bileşik, mürekkep, birkaç elemandan meydana gelmiş; karışık, birbirine eşit olmayan elemanlardan meydana gelmiş. complex number karmaşık sayı. complexity (i). müşkuüât, güçlük.
 
Çeviri complexion
(i). cilt, ten; sima, görünüş, veçhe. complexioned (s). belirli bir ten rengi olan.
 
Çeviri compliable
(s). uysal, yumuşak başlı.
 
Çeviri compliance
(i). uyma; itaat; başeğme; razı olma. in compliance with -e uygun olarak, mucibince. compliant (s). uysal, itaatkâr, yumuşak başlı.
 
Çeviri complicate
(f)., (s). karıştırmak, zorlaştırmak, güçleştirmek; (s). karmaşık; (bot)., (zool). uzunlamasına katlanmış (böcek kanadı vb). complicated (s). karmaşık; muğlak, çapraşık, anlaşılması güç, çözülmesi güç.
 
Çeviri complication
(i). karmaşık hale getirme; bir işe giriştikten sonra meydana çıkan engel, zorluk; karışıklık: (tıb) ihtilât.
 
Çeviri complicity
(i). suç ortaklığı; karmaşa.
 
Çeviri compliment
(f)., (i). kompliman yapmak, iltifat etmek; övmek; (i). iltifat, kompliman. compliments (i). selâmlar. compliments of the season (ing). tebrikler. double-edged compliment iğneli kompliman. He sends his compliments. Selâmlarını gönderdi. pay a compliment kompliman yapmak. present one-s compliments hürmetlerini sunmak. with my compliments selâmlarımla: parasız, hediye olarak. complimentary (s). hediye olarak, parasız; övme kabilinden.
 
Çeviri complot
(i). eski komplo, suikast, gizli tertip.
 
Çeviri comply
(f)., with ile uymak; itaat etmek.
 
Çeviri component
(i)., (s). bir tümü meydana getiren kısımlardan biri, cüz, unsur, parça, eleman; (s). bileşimde bulunan.
 
Çeviri comport
(f). davranmak; with ile uymak, uygun olmak. He comported himself well. iyi davrandı. The results comportwith our expectations. Netice beklediğimiz gibi oldu. comportment (i). davranış, hal ve gidiş.
 
Çeviri compos mentis
(Lat)., (huk).aklı yerinde, şuuru tam.
 
Çeviri compose
(f). meydana getirmek, oluşturmak; düzenlemek, tertip etmek; bir butünün parçalarını teşkil etmek; bestelemek; (eser) yazmak, yaratmak; (matb). dizmek, tertip etmek. composed of -den ibaret. composing machine (matb). dizgi makinası. composed (s). sakin, kendi halinde.
 
Çeviri composer
(i). besteci, bestekâr, kompozitör.
 
Çeviri composite
(s)., (i). bileşik, mürekkep; karma, karışık, muhtelit; (b.h)., (mim). Korent uslubu ile ionik üslup karışımı olan sütun şekline ait; (bot). bileşikgiller familyasından; (i). alaşım, halita, bileşim, terkip; (bot). bileşikgillerden herhangi bir bitki. composite number (mat). bölünebilir sayı, asal olmayan sayı. composite photograph fotomontajla biraraya getirilmiş birkaç fotoğraftan meydana gelen resim.
 
Çeviri composition
(i). tümleme, derleme, bir araya getirme; tertip, terkip; nitelik, mahiyet; alaşım, halita; bileşim: kompozisyon, yazı ödevi, tahrir; beste, bestecilik; uzlaşma, anlama; (matb). dizgi, tertip.
 
Çeviri compositor
(i)., (matb). mürettip, dizgici, dizici.
 
Çeviri compost
(i). çürümüş yaprak v.b ile karışık gübre.
 
Çeviri composure
(i). sukunet huzur, dinginlik.
 
Çeviri compote
(i). komposto.
 
Çeviri compound
(f). birleştirmek, bir bütün haline getirmek, terkip etmek; şiddetlendirmek; borç konusunda anlaşmak. compound a felony menfaat karşıIığında suçluyu dava etmekten vazgeçmek veya suçunu örtbas etmek. compound with ile... anlaşmak, uzlaşmak.
 
Çeviri compound
(s)., (i). bileşik, mürekkep; (zool). tek tek hayvancıklardan husule gelmiş; (i). alaşım, halita; bileşim, terkip; (gram). bileşik kelime. compound curve mürekkep eğri. compound eye bileşik göz. compound fraction bileşik kesir. compound fracture (tıb). açık kırık. compound interest bileşik faiz. compound number karışık sayı. chemical compound kimyasal bileşim.
 
Çeviri compound
(i). içinde binalar bulunan etrafı duvarla çevrili arazi.
 
Çeviri comprador
(i). Uzak Doğu'da yabancı firmalar hesabına çalışan yerli acente.
 
Çeviri comprehend
(f). anlamak, idrak etmek, kavramak; kapsamak, içine almak, ihtiva etmek. comprehensible (s). anlaşılabilir, idrak olunabilir, makul. comprehension (i). anlayış, idrak; kapsam, şümul. comprehensive (s). geniş, şümullu, etraflı; idraklı,anlama yeteneği olan.
 
Çeviri compress
(i)., (tıb). kompres; pamuk v.b balyalarını sıkıştıran makina.
 
Çeviri compress
(f). sıkmak, basmak, tazyik etmek. compressed air sıkıştırılmış hava. compressible (s). sıkıştırılabilir.
 
Çeviri compression
(i). sıkıştırma, tazyik, kompresyon; kısaltma, ufaltma. compression stroke (oto). sıkıştıran vuruş.
 
Çeviri compressive
(s). tazyik edici, sıkıştırıcı.
 
Çeviri compressor
(i). kompresör, sıkıştırıcı.
 
Çeviri comprise
(f). kapsamak, ihtiva etmek.
 
Çeviri compromise
(i)., (f). uzlaşma, uyuşma; bazı şeylerden fedakârlık ederek varılan anlaşma zemini; (f). uzlaştırmak, bazı şeylerden fedakârlık yoluyla aralarını bulmak; (bir kimsenin). şerefini tehlikeye atmak; (bir işin neticesini) tehlikeye atmak. compromisewith ... ile uzlaşmak, uyuşmak.
 
Çeviri comptroller
(i). hesap kontrol memuru, murakıp, denetleyici, kontrolör.
 
Çeviri compulsion
(i). zorlama, cebir, icbar; mecburiyet; içten gelen itici his. compulsive (s). zorlayıcı, içten gelen yenilmesi güç bir hissin tesiriyle yapılan.
 
Çeviri compulsory
(s). mecburi, yükümlü; zorunlu. compulsorily (z). zorla, mecburi olarak, zorunlu olarak, metazori.
 
Çeviri compunction
(i). vicdan azabı; pişmanlık, nedamet; esef, yerinme; (vicdanisebeplerle) çekinme, tereddüt, reddetme.
 
Çeviri compurgation
(i)., (huk). eskiden bir sanığın suçsuzluğunun birkaç tanığın şahadeti ile kabul edilmesi.
 
Çeviri compute
(f). hesap etmek, hesaplamak. computa'tion (i). hesap, hesaplama.
 
Çeviri computer
(i). kompüter, hesap eden kimse; elektronik hesap makinası,elektronik beyin. computer hardware kompüterin esas kısımları. computer software yapılacak işe göre değiştirilen kompüterin yardımcı aksamı. analogue computer kendisine verilen rakamlan elektronik nicelikler şeklinde kullanarak hesap çıkaran makina. diqital computer kendisine verilen rakamları ikili rakam olarak kullanarak hesap çıkaran makina.
 
Çeviri computerize, -ise
(f). kompüter ile hesaplamak.
 
Toplam 88 sonuç listeleniyor
Copyright © Dogrusozluk.comSponsor: ip adresim nedir cevaplar için doğru adres ipsorgu.com